SON DAKİKA HABERLER : Yükleniyor.....

BEŞ: Sörf, Golf, Balık, Eskrim, Polo

BEŞ | 30.10.2019 14:28

Spor yapmanın insanı zihinsel ve fiziksel olarak ne kadar sağlıklı tuttuğunu hatırlatalım...

Didem DİLMEN Didem DİLMEN
BEŞ: Sörf, Golf, Balık, Eskrim, Polo

BEŞ'in yeni bölümünde spora doymayan ve ikinci spor dalına merak salan 5 futbolcunun hikayesi var.

Belki futbolu spor olarak görmediklerinden ya da belki spor yapmayı hayat biçimi olarak gördüklerinden...

Spor yapmanın insanı zihinsel ve fiziksel olarak ne kadar sağlıklı tuttuğunu hatırlatalım...

Sizleri BEŞ'in yeni bölümüyle baş başa bırakalım.

sorf

SÖRF: MICHEL SALGADO

Real Madrid’in 2000’li yıllarına damga vuran kadrosunun sağ beki, Michel Salgado’yu yeni nesil tanımıyor olabilir. Oysa 1999’da Celta Vigo’dan Real Madrid’e transfer olduktan sonra Los Galacticos’un defans hattının vazgeçilmez oyuncusuydu. O takımın sol beki Roberto Carlos, sağ beki de Michel Salgad’ydu. 2000’de UEFA Süper Kupa Finali’nde Galatasaray’a karşı sonradan oyuna girmiş, 2 kez Şampiyonlar Ligi’ni 4 kez de İspanya Ligi’ni kazanmıştı.

Eski takım arkadaşı Seteve McManaman, Salgado için “Gördüğüm en sert futbolcuydu, hatta psikopat diyebiliriz, antrenmanda bile kimseye acımazdı” diyor.

Salgado ise buna katılmıyor, “Hayatınızın her gününü giydiğiniz forma için acı çekecek kadar çok çalışarak geçirirsiniz” cevabını veriyor. Ama acının kaynağını söylemiyor...

Galiçyalı İspanyol Salgado, 2004 yılında ilk kez sörf yapmayı denediğini anlatıyor, “İlk 3 gün tahtanın üzerinde ayağa bile kalkamadı”ğını söylüyor. Sonrasında ise emeklilik planı “Havai ya da Maldivler’e yerleşip bir karavan kiralayıp tüm gününü sörf yaparak geçirmek” haline geliyor.

2009’da Real Madrid’den Blackburn’e transfer olup 2012’de futbolu bırakan Salgado, 2018’de Panama takımı Independient’te kısa bir süre forma giydi. Mısır Milli Takımı yardımcı antrenörlüğü de kısa sürdü. Salgado’nun kendisini sörfe adadığını söyleyebiliriz.

Salgado, sörf tutkusunu kendisi anlatıyor:

“Futbol ve sörf birbirinden çok farklı dünyalar. Futbol materyalist bir oyun, bir iş ve şirketler var. Sörf ise bir spor, yaşam tarzı, felsefe ve hayatı yaşama biçimi. Hayatınızı denizin üzerinde ve sadece dalgalarla geçirmenin hazzını tasvir edemem.”

Sörf tutkunu çok sayıda futbolcu var, bu isimlerden biri de Bixente Lizarazu.... Ama kendisi bir başka BEŞ’in konuğu olacak.

golf

GOLF: THOMAS MÜLLER

Golf oynayan çok sayıda futbolcu olduğunu söyleyebiliriz. Ancak aralarında futbol kadar golfü de ciddiye alan isimleri ayıracaksak Thomas Müller’i BEŞ’e alırız.

2000 yılında altyapısından dahil olduğu Bayern Münih’te efsaneleşen, 2009’da ilk kez A takım forması giyen, futbolun son bayrak adamlarından Thomas Müller, sözleşmesi 2021’de bittiğinde 32 yaşında olacak.

2014 Dünya Kupası Şampiyonu Almanya’nın en önemli oyuncularından, 2010 Dünya Kupası’nın da gol krallığını tacını taşıyan, kendi neslinin Almanya adına ikon haline gelmiş oyuncusu; neresinden bakarsanız bakın muhteşem bir kariyer...

Thomas Müller’in işi futbol, ancak tutkuyla peşine düştüğü diğer spor dalı da golf. Ancak çok farklı amaçlar uğruna...

Thomas Müller için golf bir hobi olmakla beraber yardım kuruluşlarına da destek için oynuyor. Özel turnuvalara katılıp bağış topluyor.

2017’de sözcüsü olduğu Genç Kanatlar Vakfı (Young Wings Association) için golf turnuvasına katılmış ve 1 milyon 200 bin TL’nin üzerinde bağış toplanmasına katkıda bulunmuştu.

Hobi olarak başlayan golfü hayatına büyük amaçlar katmak için bir araç haline getirmiş olsa da boş vakitlerinde doğa ve sessizlikle baş başa kalmanın bir yolu olarak, basit haliyle de yaşamının içinde tutuyor.

bullard

BALIKÇILIK: JIMMY BULLARD

West Ham, Wigan, Fulham, Hull City başta olmak üzere çok sayıda İngiliz takımının kadrosunda yer aldıktan sonra 2012 yılında futbolu bırakan Jimmy Bullard, “futbolun komik adamı” olarak bilinir.

Forma giydiği maçlarda mimikleri, jestleri, hareketleri çok sayıda GIF’e konu olan, benzeri de epk bulunmayan bir futbolcuydu.

Jimmy Bullard için eski takım arkadaşları “esprileri ve şakaları sayesinde soyunma odasını ele geçirirdi, takımın kalbiydi” diye anlatıyorlar. Futbolu bıraktıktan sonra da komedi programlarında boy gösteriyor.

Bunlar Jimmy Bullard’ın bilinen özellikleri... Bilinmeyen özelliği ise balıkçı olduğu...

Çocukluk yıllarında babası ile vakit geçirmek için başlamış ve ilk gençlik yıllarında çok sayıda yarışmaya katılmıştı. Futbola başladıktan ve profesyonel olduktan sonra da balıkçılık sporu Bullard’ın ikinci hayatına dönüştü.

2007 yılında geçirdiği ve uzun süre sahalardan uzak kalmasına neden olan diz sakatlığı döneminde, İngiltere’nin en büyük balıkçılık kulübü Dorking adına yarışlara katılmıştı.

Özellikle akarsu ve göl balıkçılığında farklı dallarda yarışlara katılmaya devam eden Bullard, metodik balıkçılığın İngiltere’deki en önemli isimlerinden biri olarak gösteriliyor.

david

ESKRİM: DAVID BECKHAM

İkinci sporlar hakkında bir BEŞ bölümü yaparken alınacak çok sayıda futbolcu ve spor dalı vardı. Ancak hiçbiri David Beckham ve eskrim hikayesi kadar enteresan olamaz.

Hikayenin kaynağı Will Smith, bildiğimiz tanıdığımız aktör ve şarkıcı olan Will Smith. Biliyorsunuz, Beckhamlar Amerika’ya taşındıktan sonra Hollywood dünyasının içinde kendilerine hemen yer bulmuşlardı. Hatta Beckham’ın en yakın arkadaşı olan Tom Cruise ve Will Smith ile vakit geçirmeleri de magazin sayfalarında boy boy fotoğraflarla yer alır.

Kameraların giremediği zamanlarda üçlünün nasıl vakit geçirdiğini Will Smith anlatmasa asla bulamazdık:

“Tom Cruise ciddi bir eskrim meraklısıdır. Hatta evinin bir bölümüne eskrim alanı kurdurdu, özel antrenörlerle kendisini geliştirdi, en büyük hobisi oldu. Sonra da bize bulaştırdı. Öyle ki David ile birlikte Tom’un evine gidip saatlerde eskrim yaparak vakit geçiriyoruz.”

Will Smith’e göre David ve Tom ile eskrim yaparken farklı bir işle uğraşarak zihinlerini yenileme aracı hem de vücudu zinde tutmanın eğlenceli bir yolu. “Artık yaşlandığımız gerçeğini inkar ediyoruz, bunu ancak uzun saatler eskrim oynayıp yorgunluktan bayıldığımızda anlıyoruz” de de ekliyor.

polo

POLO: GABRIEL BATISTUTA

Dünya tarihinin en eski takım sporları polo ve cirit olarak kabul edilir. Polonun en popüler olduğu ülkeler ise Güney Amerika, özellikle Arjantin’dir.

Polonun Arjantin’deki yıldızlarından biri futbolun en unutulmaz isimlerindendi. Hatta öyle ki kupaları ve şampiyonlukları var. Gabriel Batistuta, Arjantin polosunun en büyük yıldızlarından...

Batistuta’nın futboldan emekli olduktan sonra “Ben futbolu sevmiyordum, sadece işimdi” açıklaması, polo için tam tersidir.

Futbol oynadığı dönemde de amatör olarak polo oyuncusuydu, o dönemlerde İtalya Serie A’da forma giyerken tatiller için ülkesine döndüğünde arkadaşlarıyla aralarında oynuyorlardı.

2003’te futbolu bıraktı ve ülkesinde polo oynamaya başladı. 2009’da Arjantin’de şampiyonluğa ulaştı ve yaşına rağmen at üstünden inmeye şimdilik niyeti yok.

“Futbol oynarken gördüğüm ilgiyi görmüyorum, devasa statlar yok, ama aynı heyecanı yaşayabiliyor ve bu sporu gerçekten çok seviyorum” diyor.

GÜNÜN ÖNEMLİ HABERLERİ

Okuyucu Yorumları

0 Yorum

E-Posta hesabınız yayınlanmayacaktır. * İle işaretlenmiş alanlar zorunludur. Yönetici onayından sonra yorumunuz gözükecektir.

© Copyright Asist Analiz - Bolbol Medya