SON DAKİKA HABERLER : Yükleniyor.....

Fabio Borini, Beşiktaş taraftarını unutamıyor!

FUTBOL | 18.02.2021 21:27

Fatih Karagümrük'ün İtalyan yıldızı Fabio Borini, ülkesinde yayım yapan bir internet sitesine verdiği röportajda birbirinden çarpıcı açıklamalara imza attı.

Fabio Borini, Beşiktaş taraftarını unutamıyor!

Süper Lig'in bu sezonki flaş ekiplerinden Fatih Karagümrük'ün devre arasında bedelsiz olarak kadrosuna kattığı Fabio Borini, takımıyla çıktığı dokuz maçta dört gol ve bir asist üreterek Türkiye kariyerine müthiş bir başlangıç yapmıştı. 29 yaşındaki sol açık, ülkesi İtalya'da yayım yapan Calcio Mercato adlı internet sitesine verdiği röportajda transferi, İstanbul günleri, Hakan Çalhanoğlu ve Beşiktaş seyircisiyle ilgili önemli itiraflarda bulundu. İşte Borini'nin sözlerinden öne çıkanlar:

"Türkiye ligi, hücuma odaklanmama kesinlikle daha çok izin veriyor. Avrupa'nın diğer büyük liglerinde oyunun taktik yönüne ağırlık veriliyor. Buradaysa daha içgüdüsel ve gördüklerimize dayalı bir futbol oynuyoruz. Bu noktada avantajlıyım çünkü daha önce de yurt dışında oynadım. Fenerbahçe maçının ardından beni sürekli takip eden arkadaşlarım dışında kimseden özel mesaj almadım. Sonunda düzenli olarak gol atmaya başladığımı gördüler. Olay bundan ibaret.

Geriye dönme şansım olsa yine Karagümrük'e gelirdim. Dediğim gibi bu ligi seviyorum çünkü bana kendime odaklanma fırsatı sunuyor. UEFA Avrupa Ligi'ne katılmak gibi önemli başarılar elde etmek istiyoruz. Kulübün çok büyük hedefleri var. Bu takım, tesadüfen inşa edilmedi. Andrea Bertolacci ile Milan'dayken birlikte çalışma şansı yakalamıştık. Ancak daha da önemlisi, alt yaş grupları milli takımlarında da beraberdik. Yurt dışı tecrübem fazla olsa da onun varlığı bana yardımcı oldu. Farklı kültürler ve dillere büyük ilgi duyuyorum. Bu, benim için en çekici unsurlardan biri.

Premier Lig, şu ana kadar oynadıklarım arasında kesinlikle en zoru. Oradaki uzun deneyimimden çok güzel anılarım var. İstanbul'da 20-25 milyon kişi yaşıyor. Şehrin doğusu ile batısı arası 180 kilometre. Hakkında fikir beyan etmek için yeterince devasa bir şehir. Burada istediğiniz her şeye sahipsiniz. En iyi kozmopolit şehirden bahsediyoruz. İnsanların kafalarındaki geleneksel Türkiye'den çok farklı bir yer. 

EURO 2021'de oynamayı şu an düşünmüyorum. Bunun nedeni milli takıma gitmek istememem ya da bunu yapabileceğime inanmamam değil. İtalya formasını son giyişimin üstünden çok uzun bir zaman geçti. Bir süredir de düzenli olarak oynayamıyor ve gol atamıyordum. Dolayısıyla şu anda kendime yoğunlaşmış durumdayım ve pazardan pazara istikrarlı olmaya çalışıyorum. Avrupa Futbol Şampiyonası için önümde çok güçlü oyuncular var. Futbol da sürekli dönen bir çark. 

Milan'dayken en az santrfor mevkisinde oynadım. Bu kesin. Yine de elimden gelen her şeyi verdim çünkü bunu yaptığımda daha çok oynamanın zevkini çıkarıyorum. Benimle aynı mevkide Hakan Çalhanoğlu ve Suso gibi çok önemli isimler vardı. Forma şansı bulabilmek için her fırsatı değerlendirdim. Önceliği her zaman takıma verdim. Nerede faydalı olacağıma karar vermekse hocanın işi. Bazı fırsatlara hayır demek kendi ayağınıza kurşun sıkmaya benzer. 

Hakan Çalhanoğlu'nun başardıklarına hiç şaşırmadım. Kendisinin sahip olduğu özellikleri ve tüm karakterini sahaya yansıtmak istediğini rahatlıkla görebiliyordunuz. Çok hassas bir kişiliğe sahip olmasının haricinde dışarıdan fark edilebilecek birisi değildir. Antrenör değişiklikleri ve kurumsal istikrarsızlık gibi kendisinin kontrolünde olmayan bazı durumlar onu kötü etkiledi. Hassas derken zayıf olduğunu kastetmiyorum. Bilakis çok güçlü. Biraz daha fazla destek ve takımın aldığı sonuçlarla beraber sahada neler yapabileceğini artık daha net görüyor. Belki biraz daha fazlasını başarabilir. 

Koronavirüs sürecinin kontratımın vadesinin 2020 ya da 2021'de bitmesi konusunda çok büyük etkisi oldu. Bu nedenle şimdi olsa Milan'la sözleşmemi kesinlikle yenilerdim. Oradaki en güzel anlarım İtalya Kupası ve İtalya Süper Kupası'nda oynadığımız finallerdi. Bu maçları kazanarak daha çok kupa kaldırabilirdik. Bunun dışında elbetta kulübün doğal habitatı olan Avrupa kupalarında oynadığımız karşılaşmalar var. Kızılyıldız, zorlu bir zemine sahip olan dişli bir rakip. Tribünlerin dolu olup olmaması bu durumu değiştirmiyor. Bir şekilde taraftarların desteklerini hissedeceklerdir. Bunlar futbolun güzel yanları. Benzer bir durumu Türkiye'de de yaşıyorum.

Karagümrük, büyük bir geleneğe sahip olan takımlardan biri ama biraz gözden uzak kalmış bir kulüp. Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray taraftarlarının önemli bir bölümü aslen Karagümrüklü olup sonradan başka yerlere taşınmış kişiler. Seyirciye açık bazı maçlarda oynayabilmeyi umuyordum. Çünkü burada taraftarlar ateşli. Şahsen boş bir stadyum yerine baskı altında oynamayı tercih ederim. Kendimi sahadaki en ufak bir ikili mücadelede bile seyircilerin desteğiyle motive ediyorum. Bu, İngiltere'de oynadığım günlerden kalma bir özellik. Beşiktaş'a karşı oynadığımız karşılaşmada 60 bin taraftar, başlama düdüğünden iki saat önce bizi yuhalıyordu."

GÜNÜN ÖNEMLİ HABERLERİ

Okuyucu Yorumları

0 Yorum

E-Posta hesabınız yayınlanmayacaktır. * İle işaretlenmiş alanlar zorunludur. Yönetici onayından sonra yorumunuz gözükecektir.

© Copyright Asist Analiz - Bolbol Medya