Maçın Hikayesi: Kasketi yetti!

Trabzonspor, çok eksikti Başakşehir maçında. Düşünün üç kalecisi de yoktu ve kalesini korumaya çalışan 18 yaşındaki Kağan ne yapar, ne eder hepimizin merak konusuydu. İlk yarıya baktığımızda Kağan’a neredeyse top gelmedi. Takım savunmasında oynayan Edgar, Hugo, Faruk Can ve Kamil Ahmet, Kağan’a top gelmesin diye adeta yarıştılar, başarılı da oldular.

Çok eksiği var demiştik ya Trabzonspor’un… İlk kez oynayanları değerlendirelim. Marlon’un yerine görev yapan Faruk Can’ı zaten beğeniyordum, Başakşehir’e karşı da iyi oynadı, hatasızdı bence. Yunus Mallı maç eksiği olduğu için güçsüzdü. Nwkaeme’nin yokluğuna gelince, kesinlikle çok ama çok arandı. Ekuban’ın son haftalarda formsuzluğu devam ediyor. Kamil Ahmet’te sadece takım kaptanlığı yaptı ve oyunda hiç yoktu. Unutmadan, Djaniny ve Bakasetas’dan çok şeyler bekledik ama onlarda bekleneni bir türlü veremeyenler arasındaydı. İlk yarıda…

Başakşehir ben bir puana razıyım görüntüsü verdiği için Trabzonspor kalesine ilk yarıda hiç gitmedi. Trabzonspor’da farklı değildi o malum sebeplerden dolayı. Sadece bir kez etkili bir atak geliştirdiler o da Ekuban başlangıçlıydı, Yunus Mallı’nın yerine bulamayan pasında top Bakasetas yerine rakibe gidince yarım porsiyonda kaldı, Trabzonspor’un atağı… Berat Özdemir ve Flavio’nun orta sahadaki performanslarını beğendim. Berat biraz daha güçlü olsa aslında takımını taşıyabilecek özelliklere sahipler görüntüsü veriyor. 

Dakika 60’a kadar her iki takımında kaleyi bulan isabetli şutunu hiç görmedik. Bu inanılır gibi değildi. Başakşehir takımının da çok eksikleri vardı, geçen sezonun şampiyon takımı adeta tel tel dökülmesi, hatta küme düşme pozisyonuna gelmesi ligimizin ne kadar berbat bir halde olduğunun da göstergesidir. Yanılıyor muyum? Trabzonspor, rakibinden biraz biraz daha iyi oynamaya başladığı dakikalarda Yunus Mallı’nın, Başakşehir savunmasını zorlar paslarına Bakasetas cevap vermekte zorlandı. Bakasetas baktı olacak gibi değil, 64’de harika şutu kaleci Mert Günok’da kaldı ki, bu maçtaki ilk isabetli şuttu.

Abdullah Avcı, Djaniny’i sol kanata çekip, Yunus Mallı’yı da forvete yakın oynatmaya başladığında pozisyonlar bulmaya başlayan tarafta Trabzonspor oldu. Yani küçük, küçük ama etkili hamleler Trabzonspor’u hareketlendirdi denebilir.

Trabzonspor yine de büyüklüğünü göstermeyi başardı. Abdullah Avcı, Yunus Mallı’yı 78’de oyundan aldı, yerine Yusuf Sarı soktu. Her şey bir anda değişmiş oldu. Dk 80’de inanılmaz bir iş yaparak golünü attı. Şöyle oldu gol, orta sahadan aldığı topla önce iki rakibini geçti ve müthiş depar attıktan sonra da uzaktan sert şutu Mert Günok’u avlamaya yetti. 0-1 Helal olsun Yusuf Sarı’ya, takımına altında değerinde üç puan kazandırdığı için… 

Yusuf Sarı’nın enerjisi bitmek tükenmek bilmedi. Dk 87’de sert şutunu rakip savunmacı çizgiden çıkartırken, dönen topa bu kez de Bakasetas abandı ama aynı şut yine, aynı oyuncu tarafından çizgiden çıkartıldı. Kaleci Kağan’ı da kutlayalım. Uzatma dakikalarında çıkarttığı net gol pozisyonu inanılmazdı. Adam olacak bu çocuk, öyle gözüküyor.

Sonuç olarak Trabzonspor,  bu kez kasketini sahaya atarak maçı kazanmasını bildi ve yarışta olmaya devam etti. Bunu herkesin alkışlaması gerekiyor diyorum başka da bir şey demiyorum. NOKTA

Son söz: Abdullah Avcı’lı Trabzonspor üst üste 7’inci maçını da kazanarak tarih yazmaya başladı. Sanırım fazla lafa gerek yok.