SON DAKİKA HABERLER : Yükleniyor.....

Alp Özgen’in Bundesliga Günlükleri 11: Taraftar futbolun neresinde?

Bundesliga Günlükleri | 05.03.2020 16:11

Bundesliga Günlükleri'nde, Hoffenheim-Bayern Münih maçında açılan Hopp karşıtı pankartı ve tartışmaların aslını okuyabilirsiniz

Alp ÖZGEN Alp ÖZGEN
Alp Özgen’in Bundesliga Günlükleri 11: Taraftar futbolun neresinde?

“Ultra Aslan taraftar grubu, Genç Fenerbahçeliler’in Futbol Federasyonu’nu hedef alan protestolarını destek amaçlı pankartlar açtı!

Öte yandan Bursa Teksas Tribünleri’nde Beşiktaş taraftar grubu ÇARŞI’nın endüstriyel futbol karşıtı duruşuna destek verildi.”

Yazıda bile ne kadar gerçek dışı duruyor değil mi? Tribün kültürümüzü de aynı futbol kültürümüzde olduğu gibi salt kazanmak üzerine kurduğumuz için belki de asla böyle haberler duyamayacağız.

Ancak aslında maça giden hemen her taraftar aynı ortak amaç etrafında birleşebilecek sayısız özellik taşıyor. Aslında aralarında sadece tek fark var: Tuttukları takım! Ve bizdeki taraftarlık olgusu da; haklıya, haksıza, adalete değil sadece tuttuğun takımın kazanmasına odaklı.

Sosyoekonomik olarak piramidin en altındakinden en üste kadar bu durum ne yazık ki böyle.

Belki de bu yüzden yıllardır ülkenin zengin iş adamları futbolun ruhuna tamamen aykırı uygulamaları bu kadar rahat hayata geçirebiliyor. Belki de bu yüzden iş bilmeyen koca koca adamlar ülkenin tüm kulüplerini bu kadar rahat batırabiliyor. Belki de bu yüzden ülke futbolunun patronu TFF’de spor insanlarından çok müteahhitler, siyasiler, rantiyeciler cirit atabiliyor!

Bizler tribünde sadece takımızın kazanması ile ilgili olduğumuz, rakibimizin adil olsun olmasın hep kaybetmesi ile ilgilendiğimiz sürece; kafamızı kuma gömmeyi sürdüreceğiz ve meydan yine rantçılara kalacak. Sonra da İngiltere Premier Ligi’ne, Bundesliga’ya ağzımız açık bakıp; onlara öykünmeyi sürdüreceğiz.

Futbol dünyasının temel aktörlerinden biri olduğumuzu, biz olmadan futbolun asla bir ekonomi yaratamayacağını hiçbir zaman göremeyeceğiz ve bu düzen böyle gidecek. Göremeyeceğiz çünkü biz görmek değil sadece KAZANMAK istiyoruz.

Bu yüzden de bu düzeni hak ediyoruz. Peki bu düzeni değiştirebilir miyiz? Ya da en azından bu düzenin rantçılarını tedirgin edebilir miyiz? Evet. Kesinlikle evet. O yüzden geçen hafta Bundesliga tribünlerinde yaşananlara daha yakından bakmakta ve değerlendirmekte fayda var. O yüzden bu haftaki yazıyı tamamen taraftar gruplarının protestolarına ve bunların yankılarına ayırmak en iyisi olacak.

BANA DOKUNMAYAN YILAN BİN YAŞA – MA – SIN!

Hoffenheim – Bayern Münih maçında deplasmana giden Bayern ULTRAS tribün grubu iki kez Hopp’a ağır küfür içeren pankart açtı.

Maçın hakemi pankart ilk açıldığında oyunu durdurup anons yaptırdı ve taraftarlar pankartı kaldırınca oyun yeniden başladı.

Ancak 10 dakika sonra Bayern taraftarı aynı pankartı bir kez daha açınca hakem oyunu bir kez daha durdurup iki takım oyuncuları ile birlikte soyunma odasına gitti.

Bunun üstüne teknik direktör Hansi Flick, sportif direktör Hasan Salihamidzic ve bazı oyuncular tribünlere giderek çok büyük tepki gösterdiler ve pankartın tekrar kaldırılmasını sağladılar.

Yaklaşık 10 dakika sonra sahaya dönen futbolcular kalan süre boyunca orta yuvarlakta birleşip pas yaparak kalan süreyi tamamladılar ve tribünleri protesto ettiler.

Benzer protestolar Borussia Mönchengladbach, Union Berlin ve bazı 2. Bundesliga takımlarının tribünlerinde de yer aldı.

PROTESTOLARIN KAYNAĞI NE?

Almanya’da belli bir futbol kültürüne sahip olmadan doğrudan sermayenin gücü ile oluşturulan kulüplere genel bir tepki var.

Bu kulüplere ‘Plastik Kulüp’ adını takmış Almanlar. Buna karşı olmalarının temelinde ise aşırı kapitalizmin ve endüstriyel futbolun oyunun ruhunu öldürdüğü düşüncesi yatıyor.

Aslında bu bakış açısında taraftarlar yalnız değil. Aman futbolunun kural koyucuları da İngiltere, İtalya, Fransa ve İspanya gibi Avrupa’nın diğer pek çok liginde görmediğimiz önlemler almış bu konuda.

Belli bir sermaye grubunun futbolda tek yetkili olmasını engelleyen bu kural da % 49,9 kuralı.

Yani bir kişi ya da sermaye grubu ne kadar zengin olursa olsun bir kulübün %50’sine veya daha fazlasına ortak olamıyor; yatırım yapamıyor. İngiltere Premier Ligi’ndeki Arap, Rus ve Uzak Doğulu yatırımcıları bu yüzden asla Almanya’da göremiyoruz. Ya da Agnelli ailesi ve Juventus ilişkisini.

HANGİ PLASTİK KULÜPLER?

Bayer ilaç firması sermayesi ile kurulan Bayer Leverkusen; ardından Wolkswagen sponsorluğunda oluşturulan Wolfsburg.... Dünyaca ünlü SAP yazılım firmasının sahibi Dietmarr Hopp’un sponsorluğunda amatör ligden Şampiyonlar Ligi’ne kadar yükselen Hoffenheim... Ve son olarak da Red Bull markası ile çok kısa sürede Bundesliga şampiyonluk adayı haline gelen RB Leipzig Almanlar’ın futbola bakışında tartışmaları da beraberinde getirdi.

Kimilerine göre futbolun endüstriyelleşmesi çağın gereklerine göre kaçınılmazdı. Başta ULTRAS grupları olmak üzere birçok taraftar grubu için ise bu durum kırmızı çizgi anlamına geliyordu.

DFB SERMAYE GİRİŞİ İÇİN KURALLARI ESNETİNCE!

Alman futbolunun patronu DFB’nin plastik kulüpler için esnettiği %49,9 kuralı ise endüstriyel futbol karşıtları için kırmızı çizgiyi geçmek anlamına geliyordu. Daha önce hiçbir kişi ya da sermaye bir kulüpte söz sahibi olamazken çeşitli kural esnetmeleri ile Plastik Kulüp’lerin önü açıldı.

20 seneden fazla kulübe üye olduğu için Hoffenheim'ın %50’sinden fazlasına sahip olma hakkı tanınan Dietmar Hopp da başta Dortmund taraftarı olmak üzere endüstriyel futbola karşı olanların bir numaralı hedefi haline geldi.

Dortmund taraftarlarının Hopp’a olan tepkisi yeni değil. Dortmund tribünleri Hoffenheim Bundesliga’ya çıktığından bu yana Hopp’u hedef alıyor.

Bu tepkinin kaynağı birçok kişinin zannettiği gibi sadece Hopp’un babasının Nazi olması ile açıklanacak bir olay da değil. Hopp, Dortmund taraftarı için Almanya’da Endüstriyel Futbol’un simgesi, yüzü haline gelmiş bir isim.

Aslında taraftarlar Hopp üzerinden Hoffenheim, Wolfsburg, Bayer Leverkusen ve Leipzig’i ama en temelde Alman futbolunun kural koyucularını hedef alıyor.

DFB SÖZÜNDEN DÖNÜNCE!

Bu yüzden Dortmund taraftarları daha önce defalarca Hopp’u hedef alan pankartlar ve tezahüratlar nedeniyle ceza aldı. Ancak bu cezaların hepsi bireysel cezalardı ve tüm bir taraftar grubuna dayatılmadı.

İşin can alıcı kısmı, yani hafta sonu Bayern, Gladbach (ki Dortmund tribünlerinden hoşlandıkları pek söylenemez) ve Union ULTRAS gruplarının Dormund ULTRAS grubuna destek vermesi ve aynı içerikteki pankartlar ile maçların durdurulmasını sağlamaları ise DFB’nin geçen hafta açıkladığı cezaya dayanıyor.

Daha önce taraftarlara toplu halde ceza vermeyeceğini açıklayan DFB geçen hafta bu beyanını hiçe sayarak Dortmund taraftarlarına 2 sezon boyunca Hoffenheim deplasmanına gitme yasağı getirdi. İşte bardağı taşıran son damla da bu oldu ve ülke çapında iletişime geçen ULTRAS grupları hafta sonunda ortak bir karar alarak DFB’ye yani Alman futbolunun patronuna meydan okudu.

Farklı ULTRAS gruplarının statlara getirdiği pankartlar ve tezahüratlar takımlarının ceza alacağı sınır olan 3. anonsa kadar tribünlerde tekrar tekrar yerini aldı.

Taraftarlar Alman futbolunun kural koyucusuna açıkça meydan okudu.

‘’Ülke futbolunun tek patronu sen değilsin. Bizi de hesaba katmak zorundasın’’ dedi.

Daha önce Pazartesi maçlarını ülke çapında protesto ederek, önümüzdeki yıllar için fikstürden kaldırmayı başaran örgütlü Alman taraftarların kapitalizm ve endüstriyel futbol karşısında aynı başarıya ulaşmaları zor görünse de, farklı renklere gönül veren ve birbirlerinden hoşlanmayan grupların ortak çıkarları için birlikte hareket edebilmeleri şu çağda son derece değerli bence.

RUMMENNIGE’YE CEVAP

Hoffenheim-Bayern Münih maçındaki protestoların ardından Bayern Münihli oyuncuların son 13 dakika futbol oynamadan tribünleri protesto etmeleri hayatımda gördüğüm en klas hareketlerden biriydi.

Ancak Bayern Münih Yönetim Kurulu Başkan Karl Heinz Rummennige’nin protestoları gerçekleştiren anti faşist Bayern Ultras Schickeria grubu için kullandığı: ‘Bir grup idiot ve anarşist’ ifadesi de tribünden gelen biri olarak benim nezdimde bir o kadar ucuz ve iticiydi.

Rummennige’ye şunu hatırlatmakta fayda var: Daha önce ırkçılıktan homofobiye, küresel ısınmadan anti faşizme kadar çok değerli mesajlar veren Ultras Schickeria ve diğer taraftar grupları sayesinde oradasınız.

GÜNÜN ÖNEMLİ HABERLERİ

Okuyucu Yorumları

0 Yorum

E-Posta hesabınız yayınlanmayacaktır. * İle işaretlenmiş alanlar zorunludur. Yönetici onayından sonra yorumunuz gözükecektir.

© Copyright Asist Analiz - Bolbol Medya