Fatih hoca Kayserispor karşısına risk alarak çıktı. 5’i koronavirüs ve 5’i de sakatlıklardan doğan toplam 10 eksik ona bazı değişiklikler yaptırdı ama bu değişikliklerden çok daha fazlasını da oyun içindeki pozisyon değişiklikleriyle yaptı.
Örneğin orta sahanın merkezinde Ömer Bayram gibi mücadele gücü yüksek daha defansif bir oyuncu kullanmak yerine Feghouli ve Emre Kılınç'ı Taylan'ın önüne attı. Emre Akbaba'nın Alanyaspor karşısındaki performansı hiç hazır bir görüntü oluşturmuyordu ama onu da sol kanatta ön tarafta kullandı. Sağda Oğulcan Çağlayan ilk kez 11 olurken bence Emre Kılınç'ı merkezden koparmamak hocanın doğrularından biri olarak söylenebilir. Zira sezon başından beri Emre Kılınç'ın merkez performansı, kanat performansından çok daha iyiydi. 2. yarı daha çok kanada geçince yine düşüş yaşandı.
Kayserispor'da da Samet hocanın bu hamlelere aynı cesaret ile karşılık verdiğini gördük aslında ama bu cesaret pek iyi olmadı. Kanatlarda Lennon ve Muğdat gibi merkezle çok bağlantısı olmayan, forvet özellikleri daha ağır basan isimler vardı. Onlara bir de Fernandes ve fazla kiloları olan Alibec eklenince hücumda savunma yapmayan bir dörtlüyle oynadılar. Bu da Galatasaray'ın oyunu rakip yarı alana yıkmasında avantaj yarattı. Santrforda Alibec'in performansı belirleyici olacaktı.
Özellikle Samet hocanın maç öncesi yaptığı açıklamalar, maç planını belli etmişti. Süper Lig'de en çok maça çıkan teknik adam olan Samet Aybaba, Galatasaray'ın son Sivasspor maçındaki merkezi kullanan oyununa dikkat çekti ve merkezi kapatmaya çalışacaklarını söyledi. Bu yüzden merkezde Campanharo ve Attamah gibi iki 6 numarayı kullandığını gördük. Merkezi bu isimlerle kapatıp, Alibec'in pivotluğunu kullanacak ve kanatlardan da Muğdat ve Lennon'u Galatasaray savunmasının arkasına kaçırmaya çalışacaktı. Alibec'in sırtı dönük oyunu iyi oynaması da bu planı bir açıdan anlamlı gösteriyordu ama iki kanadın savunmasının olmaması, Fernandes'in sahada yürümesi ve Alibec'in hala fazla kilolu görünmesi Galatasaray'ı çok rahatlattı.
Henüz maçın başında Lennon'un Saracchi arkasına sarkıp Marcao'yu geçmesiyle yarattığı pozisyon, Kayseri'nin planını işleten tek pozisyondu ama o pozisyondan sonra Galatasaray rakibini sürklase etti. Donk'un Luyindama yerine oynayıp oyun kurulumunda fark yaratması da Galatasaray'ın hücum kalitesini ayrıca yükseltti. Buna karşın Donk'un 60'tan sonra geniş alanda yorulduğunu ve ağır kaldığını da gördük. Taylan'ın bitik Fernandes karşısındaki fiziksel üstünlüğü de yine Galatasaray'ın ezici bir ilk yarı oynamasını sağladı...
İkinci yarı başında Fatih hoca oyuncu değişikliği yapmadı ama oyun içinde oyuncuların yerlerini değiştirerek kendi takımına ilk darbeyi vurdu. Emre Kılınç'ın sağ, Feghouli'nin ise sola geçtiğini ve Oğulcan'ın da forveti ikilediğini gördük. Bu değişiklikler Galatasaray'ın ilk yarıdaki ritmini ve orta saha üstünlüğünü bozmuş gibiydi. Buna rağmen bir penaltı golüyle öne geçme şansını yakalarken bir de 10 kişilik rakiple son 30 dakikayı oynayacak olan Galatasaray büyük bir sürpriz yaparak bu maçı kazanamadı. Fatih Terim'in 1-0'dan sonra yaptığı 3 oyuncu değişikliği de düzeni iyice bozdu.
Rehavet bu maçta Galatasaray'ı bitirdi. Merkezi tutması için oyuna giren Etebo merkezi bırakıp kanada basmaya gitti ve Donk'un hatasında dönen top da gol oldu. Emre Taşdemir ve Ali Yavuz gibi takımın genç isimleri de birden bombayı ellerinde bulmuş oldular.
1-1'den sonra takımda skor üretecek isimler yorgun, yeni girenler ise üreticilikten yoksun olunca son 20 dakika git gide düşen Galatasaray bu maçtan sadece bir puanla döndü.
Okuyucu Yorumları
0 Yorum