'Garip gece'

Son 6 maçın tamamında ilk yarıda gol atamayan Başakşehir, ilk gollerini 51-71. dakika aralığında atıyordu. Bunu bir taktik haline getirmişlerdi. Rakiplerini ilk devrede tanıyor, 2. devreye daha iyi giriyor ve 51-71 arası attıkları ilk gollerle maçı alıyorlardı. Bu maç öncesi ise Okan Buruk, “İlk yarıdan işi bitirmemiz lazım” dedi ve bu istek belki de ters tepki.

3. dakikada Miya, elleri açık hava topuna çıkması sonucu amatör bir penaltı yaptı. Miya’nın kendisinden 10-15 cm uzun Epureanu ile kornerde eşleşmesi de garip gecenin ilk garipliğiydi. Buna karşın Miya, bu hatasını sonrasında fazlasıyla telafi edecekti.

Başakşehir erkenden öne geçince bocaladı. Aslında Visca ve Aleksic ile iyi şut pozisyonları da buldular ama bunlardan gol çıkaramadılar. Sonra da savunmada büyük problemler baş gösterdi. Haftalardır Başakşehir savunması S.O.S veriyordu. Emre Akbaba gibi hareketli bir forvet karşısında ne kadar zorlandıklarını Galatasaray maçında görmüştük. Bülent Korkmaz da bu maçta en öne Ömer Ali Şahiner ve Miya gibi iki çabuk, süratli forveti koydu. Onların karşısında Epureanu ve Skrtel çok ağır kaldılar ve bu ağırlıklarının bedelini, yarım pozisyondan 3 gol doğmasıyla ödeyen bir Başakşehir vardı. Yani pozisyon kaybetmiyorlar, hata yapmıyorlar belki ama yetişemiyorlar. Örneğin 2. gol. Ömer Ali daha geriden geliyor ama daha hızlı olduğu için o vuruyor. Hata yapmasanız da futbol günümüzde hız oyunu. Epureanu ve Skrtel pozisyon hatası az yapıyor ama o kadar yavaş kaldılar ki, pozisyon vermeden 3 gol yediler. Burada Bülent hocanın doğru ikiliyi en önde kullanmasının payı da büyüktü.

Aslında geçen hafta da Denizlispor benzer bir iş yapabilirdi. Elinde süratli Estupinan varken ağır Rodallega’yı oynatmasa Denizlispor da bu madenden yararlanabilirdi. Başakşehir gelecek sezon ne olursa olsun, şampiyon da olsa, 2. de olsa bu stoper ikilisini değiştirmeli. Epureanu ve Skrtel’in artık miadı doldu. Mahmut yerine oynamaya başlayan Mehmet Topal için de aynı şeyi düşünüyorum.

2. yarının başında Aleksic – Elia değişikliği yapan ve 4-4-2’ye dönen Okan Buruk,  maçın 58. dakikasında ilginç bir değişiklik daha yaptı ve Epureanu’yu çıkarıp yerine Berkay Özcan’ı aldı. Bunun üzerine Mehmet Topal stopere geçti ve merkezde daha teknik ikili İrfan - Berkay ile oynamaya başladı. Daha sonra 3. bir değişiklik yaptı ve İrfan Can çıkıp yerine Robinho girdi. Bu değişikliğin hemen ardından da 2. gol geldi. Açıkçası İrfan son haftalarda çok sayıda asist yapmıştı ama oyun içindeki etkinliği düşük kalıyordu. Bu maçta da hayalet gibi olan İrfan yerine Robinho girince Okan Buruk hücum için tüm riskleri almış oldu. Bülent Korkmaz ise bunun karşılığında Miya’yı çıkarıp +1 stoper daha koydu ve maçın iplerini Başakşehir’e teslim edip kapanmaya karar verdi. Bu kapanmanın sonucu Elia ile bir gol daha bulan Başakşehir durumu 3-3’e getirdi.

Bu dakikalarda Denizli’de, Denizlispor – Trabzonspor maçı 1-1’di ve 1 puanın Başakşehir için değeri büyüktü. Bunun üzerine Okan hoca son değişiklik olarak Mahmut’u oyuna alıp maçı dengelemeyi düşünüyordu ki, o sırada bence Anadolu’nun en değeri bilinmeyen futbolcularından Jönsson mükemmel bir asist yaptı ve Konyaspor, Skubic’in golüyle durumu 4-3’e getirdi. Aynı dakikalarda Trabzonspor da Denizli karşısında 2-1 yenik duruma düşüyordu. Bu garip gecede Başakşehir mağlubiyete rağmen fazla üzülmedi ve garip bir şekilde son 2 haftaya kayıpsız girmiş oldu. Ligin alt sıralarında ise yarış daha da kızıştı.