SON DAKİKA HABERLER : Yükleniyor.....

BEŞ: Montserrat, Tami, Cathy, Victoria, Zeynep

BEŞ | 18.12.2019 13:20

ir futbol adamının kariyerindeki en etkili isimlerin eşleri oldukları ise unutulur...

Didem DİLMEN Didem DİLMEN
BEŞ: Montserrat, Tami, Cathy, Victoria, Zeynep

Futbolcuların eşleri ne kadar hoş ve çekici olduklarıyla ilgi çekerler... Bir futbol adamının kariyerindeki en etkili isimlerin eşleri oldukları ise unutulur...

Türk futbol tarihinin en ünlü futbolcu eşi elbette Selim Soydan ile hayatını birleştiren ve sinema tarihimizin de en güzel kadınlarından biri olan Hülya Koçyiğit'tir. Dillere destan aşkları da sayfalar sürecek bir romandır.

Biz daha az bilinen ama eşlerinin kariyerlerine yön veren 5 harika kadının hikayesini bir araya getirdik.

BEŞ, futbolun güçlü kadınlarının hikayesiyle başlıyor... 

11

1- MONTSERRAT BENITEZ

Montserrat Benitez, Galiçya’da hukuk profesörü. Rafa Benitez, Real Madrid'in başına teknik direktör olarak geçtiğinde kendisi ile bir röportaj yapılmıştı.

Eşi Rafa’nın ilk buluşmalarında 4-4-2’yi anlatacak kadar futbola tutkun olduğundan bahsetti. Dedi ki; “Rafa için futbol bir meslek değil, tutku.”

Ayrıca eşinin Napoli’de görev yaptığı dönemde görüşmekte sıkıntı çektiklerini, Madrid’e gelişinden çok mutlu olduğunu söyledi. Ancak bu kadarla kalmadı, Bayan Benitez Mourinho’ya da laf attı.

"Kocam gittiği kulüplerde Mourinho'nun pisliklerini temizliyor. Zaten oldukça az sayıda süper takım var, bir şekilde yolları kesişiyor sürekli" dedi.

Mourinho’nun cevabı gecikmedi, ve aslında oldukça da sert bir cevap oldu.

“Hanımefendinin aklı karışmış. Eşi Chelsea’de Di Matteo’nun, Real’de Ancelotti’nin ardından göreve getirildi. Benitez’in benim görevimi devraldığı tek takım Inter, orada Avrupa’nın en iyi takımını kurmuştum ve 6 ayda benim takımı çöpe çevirdi. Bana laf yetiştireceğine eşinin fazla kiloları ve diyetiyle ilgilensin.”

Elbette, Jose Mourinho ağız dalaşı masterını Arsene Wenger ve Sir Alex Ferguson ile yaptığından koskoca hukuk profesörü Montserrat Benitez, Jose'ye cevap verip konuyu uzatmadı... 

22

2- TAMI MATILDE FARIA MOURINHO

Mourinho aslında kadınlar konusunda çok duyarlı biri, kadınlara saygısı büyüktür, eşini hayattaki en büyük gücü ve tüm başarılarının mimarı olarak gösterir.

Mourinho dünyanın 8. etkili kişisi seçildiğinde “İyi de evde benim sözüm geçmiyor, merak ediyorum, eşim kaçıncı sırada? Muhtemelen 7 olması gerekir” demişti. 

Futbol tarihinin en kült esprilerinden biri oldu ancak haklılık payı da var.

Mourinho kendi kariyer planlamasını dahi eşine danışarak yapar, hatta İngiltere Milli Takımı teklif edildiğinde “Sen bu kadar aralıklarla maça konsantre olamazsın” deyip teklifi red etmesinde etkili olmuştu.

33

3- CATHY FERGUSON

Teknik direktörlerin eşleri bazı kritik kararlarda etkilerini fazlasıyla hissettirebiliyorlar. Bu isimlerden biri de Sir Alex Ferguson’un eşi.

1999’da Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu kazanan Manchester United’ın bu başarısı Sir Alex’in boşluğa düşmesine neden oluyor. O gece, kupayı kaldırdıktan sonra Ferguson, kendi deyimi ile “yıllarca gökkuşağının dibindeki altını arayarak geçirmiş ve Barcelona’daki sihirli maç kariyerinin doruk noktasıydı.”

Bunun üzerinde bir başarı kazanamayacağını, yapılabilecek ne varsa hepsini gerçekleştirdiğini düşünüyordu. Aslında bir amaçsızlık duygusu da diyebiliriz buna.

Bu hisle Manchester United’ı 1,5 sezon daha çalıştırdı ama bir türlü motivasyonunu bulamıyordu. 2001’de istifa kararı aldı, kulübe de bildirdi. Ancak eşi Cathy olaya el koydu.

Noel akşamı, yanına oğullarını da aldı, koltukta uyuklamakta olan Sir Alex’in karşısına dikildi ve “Emekli falan olmuyorsun, sağlığın yerinde ayrıca seni evde etrafımda görmek istemiyorum ve üstelik daha emekli olmak için fazla gençsin” dedi.

Sir Alex eşinin bu çıkışı üzerine kulübü arayıp kararını değiştirdiğini söyledi ve 11 yıl daha Manchester United’ın başında görevde kaldı.

444

4- VICTORIA BECKHAM

David’in Victoria’ya nasıl aşık olduğu, onu elde etmek için nasıl peşinden koştuğu hikayelerini dedikodu sayfalarında okuduk. Film gibi bir aşk senaryosuydu bizim için. O günlerde bilmediğimiz şey ise bu birlikteliğin nasıl bir pazarlama dehası meyvesi verdiğiydi.

“Çocukken berber olmak istemiştim” diyen David’in saç tasarımları, Victoria’nın endamıyla kırmızı halı pozları, Hollywood ünlüleri ile kurulan arkadaşlıklar ve elbette Real Madrid transferi…

David ile Victoria’nın gelecek planları için Sir Alex Ferguson’dan kurtulmaları gerekiyordu zira bu ihtiyarın futbolcu tanımı ile Beckham’ın yaratacağı kavram arasında uçurum vardı, Sir’e dinletemezlerdi. Ancak baba ile oğlu ayırmak çok kolay olmayacaktı.

“O kadın, o kadın!” diye hâlâ öfkeyle söylenmekte olan Ferguson’un David’in kafasına fırlattığı krampona kadar geçen süreç bir akıl oyunuydu.

“Başıma gelen en büyük dertlerden biriydi David’in Victoria’ya açık olması. Bu her şeyi değiştirdi” diyor Sir Alex, “David futbol kariyerinden ödün verdi ve şöhreti seçti.”

Real Madrid, Milan, PSG’de devam etmek, onlarca kupa kaldırmak, frikik ustalığından takım içi liderlik pozisyonuna ve istinasız tüm futbol bileşenlerinin saygısını kazanan bir kariyer yazmışken Sir Alex’in bu sözü elbette “bir babanın kızgınlığı” boyutunda değerlendirilmelidir.

55

5- ZEYNEP DEĞİRMENCİOĞLU

Serkan Acar, bir futbolcunun tüm hayatını iki rengin çatısı altında geçirmesinin en görkemli örneklerinden biri olmayı başarmış, gerçek bir Fenerbahçe efsanesiydi. Altyapısından yetiştiği ve 17 yaşında A takımına yükseldi, çok sevdiği Fenerbahçe formasını 1966-1979 yılları arasında 295 maçta üzerinde taşıdı, kulübün müzesindeki 14 kupa için ter döktü.

Serkan Acar, futbolculuk yıllarını, gerçek bir yıldız gibi geçirdi. O günlerin gözde aktristi, "Ayşecik" filmleri ile gönüllerde taht kuran Zeynep Değirmencioğlu ile yaşadığı aşk, dillere destan haline gelmişti.

İki sevgili, 1972 yılında, bir sinema filminde buluştuğunda, sinema salonları, beyaz mendillerini ceplerine koyup gelen melodram tutkunları ile yeşil sahaların dev savunmacısının sinema performansını merakla bekleyen futbol sevdalılarını buluşturacaktı.

Hayat Mı Bu adlı filmin senaryosu, Serkan Acar'ın gelecekteki kayınpederi, Hamdi Değirmencioğlu'na aitti. Filmin oyuncu kadrosunda kendisine yer bulan bir başka isim ise, Serkan Acar'ın kardeşi Sertan'dı.

66

İzzet Günay tarafından canlandırılan Suat Bey'in ilk karısı, erkek çocuklarının doğumu sırasında hayatını kaybeder. Acısını unutmak için tekrar evlenen Suat Bey'in ikinci eşi Selma Hanım'dan da bir oğlu olur. Eşinin iki çocuğu arasında ayrım yapmasından endişelenen baba, iki oğlunu bir süt anneye verir.

Sertan ve Serkan adındaki bu iki kardeş, kendilerini ikiz olarak bilirler. Anne Selma Hanım hangi çocuğun öz evladını olduğunu bilmemektedir. Ancak kardeşlerden biri kan kanserine yakalanır... Bu arada iki kardeş, doktorun kızı Ayşe'ye aşık olmuşlardır.

"Hayat Mı Bu" adlı film, Yeşilçam'ın en iyi melodram örneklerinden biri olurken çok sayıda ödül almayı başardı.

Serkan Acar, Zeynep Değirmencioğlu ile 1976 yılında evlendi.

1979'da futbolu bıraksa da, çok sevdiği Fenerbahçe'sini bırakmadı. Kulüp müdürü, menajer ve genel müdür görevlerinde sarı-lacivertli camiaya hizmet etmeye devam etti.

Serkan Acar, ölümünden sonra, iki büyük aşkını yalnız bıraktı... Fenerbahçe'sini ve Zeynep'ini... Ve şimdi ikisi de onu çok özlüyor...

GÜNÜN ÖNEMLİ HABERLERİ

Okuyucu Yorumları

0 Yorum

E-Posta hesabınız yayınlanmayacaktır. * İle işaretlenmiş alanlar zorunludur. Yönetici onayından sonra yorumunuz gözükecektir.

© Copyright Asist Analiz - Bolbol Medya