9 DETAY: Süper Lig'de 21. haftaya doğru

Süper Lig’de 4 büyüklerin gol sayıları, yenilmeme serileri ve bunların ötesinde oynadıkları karşılaşmaları domine edebilmeleri, üst taraf ile alt tarafın arasının açılmaya başlamasının işareti olabilir mi?

Üst üste oynanan ve haftada 3 karşılaşmaya kadar çıkan yoğun takvimde tablonun üstü ile altı arasında çok net farklar oluşmaya başladı. Bunun tarihsel olarak hafta içi maçı oynamaya daha alışkın olan takımlarla bu duruma yeterince hazırlık yapamamış diğerleri arasında doğal olarak oluştuğunu söyleyebilir miyiz?

Bekleyip göreceğiz.

1- GENÇLERBİRLİĞİ-TRABZONSPOR

3 maç üst üste mağlubiyet alıp bu esnada kalesinde 13 gol gören Gençlerbirliği’nin son dönem istatistikleri pek iç açıcı görünmüyor. Mustafa Kaplan’ın maç öncesi planları sahaya yansımıyor.

3 maça da farklı taktik, oyun planları ve oyuncu yerleşimi ile çıksa da Mustafa hoca için Galatasaray, Karagümrük ve Göztepe maçları hiç iyi gitmedi. Kalesinde çok pozisyon veren, bulduğu pozisyonları ise değerlendirmekte zorlanan bir takım görüntüsü çizdiler.

Trabzonspor ise her hafta yükselen bir performans gösteriyor. Savunma sorunlarını çözüp zor gol yiyen bir takıma dönüştürdüğü kadrosunu artık daha hücumcu, daha ısırgan ve daha coşkulu bir takıma dönüştüren Abdullah Avcı, son derece hırslı.

Oyuncularından aldığı performanslar çoğu zaman inişli çıkışlı, yedek kulübesinde ise çok az hamle şansı var. İçine sinen ve hocanın fikirlerini uygulayıp geliştirmesine de izin verecek bir kadro olmadığı çok açık. Abdülkadir Ömür’ün sakatlanması da işleri iyice karıştırdı.

Abdülkadir Ömür, Abdullah Avcı formasyonun topu alıp tek başına kaleye kadar gitme özgürlüğüne sahip tek oyuncuydu. Çünkü bu esnada önemli sayıda rakibi oyundan düşürebiliyor, tekniği ve ayak hakimiyeti sayesinde çalımlarla rakibin dengesini bozabiliyor. Kimi zaman çoğu takımda eksik olduğunun altını çizdiğimiz yaratıcılığı katabiliyor. Ve uzunca bir süre sahalardan uzak kalacak.

Yeri doldurulamayacak oyuncuların kaybı planları bozabilir, ancak Abdullah Avcı’nın Mustafa Kaplan’a karşı çok iyi hazırlanabileceğini biliyoruz. Bu karşılaşma Mustafa hocanın kaderini belirleyebilir.

2- BAŞAKŞEHİR-ÇAYKUR RİZESPOR

Son derece dengesiz bir sonuçlar listesine sahip olan son şampiyon Başakşehir, son sıradan beşinciliğe kadar yükselip yeniden 14. sıraya geriledi ve tabloda zikzaklar çiziyor. Ne zaman hangi maçta ne sonuç alabileceği kestirilemiyor ve aslında aynı seviyede olduğu üst sıra takımlara üstünlük kurmakta zorlanıyor.

Çaykur Rizespor, o güçlü takımlardan biri değil, en azından şimdiye kadar. Tomas hocanın ayrılmasının ardından Gaziantep FK ile olaylı bir şekilde bağını koparan ve Süper Lig’e bu sezon damga vuran Sumudica ile anlaşmaları dengeleri oldukça değiştirebilir.

Sumudica’nın daha henüz takımın başında sahaya çıkmadan online olarak futbolcularıyla toplantı yaparak taktikler verdiğini, oyuncularının da bunları harfiyen uyguladıklarını biliyoruz.

Her ne kadar etkisi net bir hoca olsa da çok zor bir insan olan Sumudica, Gaziantep’teki yükselişin bir benzerini Çaykur Rizespor için de başarabilir mi?

Öncelikle Okan Buruk’u yenmesi gerekiyor ki bu sezon bunu daha önce başardığını da ekleyelim.

3- YENİ MALATYASPOR-GALATASARAY

Her takım kendisinden güçlü olanları yenmekte zorlanır, Yeni Malatyaspor’un ise başı aşağıdakilerle dertte… Ankaragücü, Erzurumspor ve Kayserispor’a 3’er puan kaybederken kalelerinde gördükleri 7 gol de son derece sıkıntı vericiydi.

Zikzaklı bir form grafiği çizen Yeni Malatyaspor, ligin üst ortasında kendisine yer bulsa da neredeyse hiçbir maçına favori olarak çıkmıyor.

Bu kez rakip Galatasaray… Fatih Terim’in öğrencileri de henüz bir istikrar yakalayabilmiş değiller, sonuçta neredeyse her maça farklı bir 11 ve oyun planı ile çıkmak zorunda kalıyorlar. Öte yandan evinde oynadığı son 2 karşılaşmayı da 6’şar gol atarak ve skoru çok erken değiştirmeye başlayarak kazandı.

Gel gelelim, deplasmanda durum aynı değil.

Son iki deplasman maçı da mağlubiyetle biterken bu sezonki 5 mağlubiyetin 4’ü deplasmandaydı. Galatasaray’ın çözülemeyen deplasman sorunları bu sezona da aksetmiş olabilir mi?

4- BEŞİKTAŞ-GÖZTEPE

Göz kamaştıran bir form grafiği, son 8 maçta 7 galibiyet, 24 gol atıp sadece 3 gol kalesinde gördü. Beşiktaş’ın Sergen Yalçın ile Süper Lig’in an itibariyle en büyük şampiyonluk favorisi olduğunu söylemekten çekinmeye gerek yok muhtemelen.

Elbette henüz sezonun yarısına yeni ulaşılmışken böyle bir iddia ortaya koymak riskli. Sonuçta Galatasaray ve Fenerbahçe de yarışın içinde kalmaya çalışıyor ve tek bir ayak tökezlemesi tablonun üstünü değiştirebilir.

Ancak oynanan oyuna baktığımızda, başa çıkılması zor bir ekip.

Beşiktaş, maçın tamamını, üst üste goller bulmaya başladığı dakikalardaki yüksek performans ve hız ile oynayamıyor. Ancak bu açığını takım disiplininden hiç kopmayarak ve mental olarak sabırlı olmasıyla kapatabiliyor. Beşiktaş maçları ne kadar düşük tempoda oynansa da siyah beyazlıların turboları ne zaman açacağını kestiremiyorsunuz ki tek bir düğme ile rakibi darmadağın edebiliyorlar.

Göztepe ise kadro, hoca, yapı, form grafiği gibi çok sayıda maddede kırmızı ışık yaktı. 7 maç üst üste kazanamayınca İlhan Palut’un görevine son verildi ve Göztepe’de Ünal Karaman dönemi başladı.

Beşiktaş maçın favorisi olsa da Ünal hoca söz konusuyken bu kadar keskin konuşmamakta da fayda var.

5- ALANYASPOR-ANKARAGÜCÜ

Zor ve tahmin edilemez Ankaragücü, üst üste sezonlarını küme düşme hattında geçiriyor ve takım sürekli kırılganlıktan kurtulamayarak acı çekiyor. Temelde ve yapının kendisinde bir sorun olduğu açık, teknik direktör değişiklikleri işe yaramadı. Şimdi sırada devre arası transferleri ile kadroyu güçlendirme çalışmaları yapılıyor.

Alanyaspor ise ligin namağlup lideri olarak başladığı sezonun ortalarını acı çekerek geçiriyor.

Alanyaspor’un içinde bulunduğu durumun birkaç nedeni var. Bunlardan ilki sezona bu kadar yüksek form ile başlayan takımlarda sezon ortasında düşüş olması son derece sık görülen bir durum. İkincisi, Çağdaş Atan’ın ilk haftalarda karşı koyulması zor oyun planlarına karşı rakip teknik direktörler çözüm üretebilirken Çağdaş hoca bir sonraki adımı atmakta gecikti. Ve elbette liderlik ve yenilmezlik alışkanlığı olmayan takımların ilk yenilgisinin ardından düşüş sürecine girmesi de son derece normal karşılanabilir.

Oysa bizler Alanyaspor’u yine liderliği zorlayan ve üst üste yenilmeyen o takım olarak yeniden görmek isteriz.

6- FENERBAHÇE-KAYSERİSPOR

Son 4 maçında 3 galibiyet alan ve kendisinden çok daha güçlü üst sıra takımlarına zorluk çıkarak Kayserispor’un hayata dönüş seslerini duymaya başladığımızı umuyoruz.

İşte tam bu noktada Fenerbahçe ile karşılaşmak, morali yüksek rakip için biraz riskli. Son 4 haftada 3 galibiyet almış olsa da Kayserispor’un savunmayı ve hücumu birlikte yapabilen bir yapısı olmadığı sürece Fenerbahçe’ye diş geçirebilmesi çok zor.

Erol Bulut’un Fenerabahçe’si ise istikrarsız, sonuçlar açısından çok oyun açısından. Tıpkı Galatasaray gibi eksiklerden çok çektiler, sakatlar geri döndüğünde ise ilk 11 seçimleri karışmaya başladı.

Elinde 3-4 farklı taktik ve dizilişle oynayabilecek son derece geniş bir kadro var ama Erol Bulut’un seçimleri bazen çok yanıltıcı olabiliyor. Özellikle santrforlu oyunlarda öne top aktarmakta zorlanırken Samatta’nın yanında bir de Cisse’yi göndermek gibi…

Mesut Özil elbette bu tabloları değiştirecektir ve Erol Bulut’a tüm planlarını baştan yaptıracaktır. İlk başlarda Mesut erken çıkıp sonradan girebilir ama 11’e hazır olduğunda çok farklı bir Fenerbahçe izleyeceğiz.

7- İLK 3’ÜN GOL SAYISI

Süper Lig’de son 5 haftada ilk 3’te yer alan takımların gol sayılarında çok ciddi bir artış oldu.

Galatasaray’ın iki kez 6 gollü galibiyeti, Fenerbahçe’nin 3-4 gollü maçları ve Beşiktaş’ın son 5 haftada 16 gol kaydetmesi, yukarıda çok önemli averaj farklarını oluşturdu.

Beşiktaş, an itibariyle Süper Lig’in en çok gol atan takımı, toplam sayıda 45’e ulaştılar. Averaj ise +23’te.

Galatasaray tabloda üçüncü olsa da Beşiktaş’la aynı averajda ve toplam gol sayısında 40’ı buldu. Fenerbahçe’nin gol sayısı 39 ve averajı da +16 bu hafta itibariyle.

Puan tablosunda 10’un üzerinde averaj yakalayan 5 takım var, averajı artıda olan 10 takım bulunuyor.

33 gollü ve +10 averajlı Gaziantep’in hemen arkasından 31 golle en çok gol kaydeden takımlardan biri olarak gelen Fatih Karagümrük’ün averajı sadece +1’de.

Bu sezon averajlar çok kritik rol oynayabilecek gibi görünüyor…

8- YAŞ ORTALAMASI

Süper Lig’de artan maç sayısı ve rotasyon mecburiyeti takımların yaş ortalamalarını ne kadar düşürdü? Akademilerden ve genç oyunculardan ne kadar faydalanılıyor?

Aslında ne kadar çok genç oyuncuyu sahada gördüğümüzü düşünsek de Süper Lig’in yaş ortalaması düşmüyor. Bunun temel nedenlerinden biri ise aynı anda sahada 20 yaşında ve 35 üstü futbolcular bulunurken bunlarının sayılarının eşit bile olmaması.

Yaş ortalamasını 2 genç oyuncu düşüremez, sahadaki en yaşlı oyuncunun yerine daha gencinin gelebilmesi gerekir. Bu tür kadro revizyonları ise kimi zaman 10 yıla kadar uzanabilir.

Öte yandan çok ilginç bir istatistik, oyuna sonradan giren oyuncuların, ilk 11 ortalamasını düşürdüğünü gösteriyor; yani yaşlı oyuncular çıkıyor ve yerlerine gençler dahil oluyor. Bu durum Süper Lig’de Sivasspor hariç tüm takımlar için geçerli ve maçı, başladığı 11’den 1 yaş daha küçük ortalama ile tamamlamaya kadar varabilen 20 takım söz konusu.

En genç takımlar olan Trabzonspor, Ankaragücü ve Beşiktaş da dahil olmak üzere…

9- KORNER SAYISI

Süper Lig’de bu haftaya kadar en fazla korner atan takımın hangisi olduğunu tahmin edebilir misiniz?

Başakşehir!

19 maçta 121 korner ve maç başına 6’nın üzerinde bir istatistik yakalayan Başakşehir’in karşılaşmalarında toplam 182 korner kullanılmış, yarısının çok fazlası Okan Buruk’un oyuncularına ait.

Lider Beşiktaş 89 korner kullanmış ki maç kornerleri toplamı da 172’de kalmış.

Fenerbahçe 119 ve Galatasaray 109 korner vuruşu yapmış.

Şimdiye kadar toplam maç korneri sayısı en fazla olan ekip ise Denizlispor, 19 maçta 220 korner vuruşu yapılmış ki bunların sadece 114’ü Denizlispor’a ait.

Süper Lig’in en az korner kullanan takımı Kayserispor (64) ve maç kornerleri toplamı en az olan ekip de Hatayspor (152).