NOT DEFTERİ: 3 muhteşem kadın

Dünya futbolunun merkezi olan FIFA, kadın figürlere daha fazla yer ayırmaya başladığı son birkaç yılda, kolay ulaşamayacağımız çok değerli hikayeleri web sitesinin sayfalarına eklemeye başladı.

FIFA olduğunuzda, erişemeyeceğiniz hiçbir yer ve kimse kalmıyor elbette… Bu gücünü nihayet, yıldız erkek futbolculardan başka bir rotaya çevirmeyi düşünmüş olmaları da bir şeydir.

FIFA’nın kadın futbol kahramanları sayfasında yayınlanmış, okuduğumuzda içimizi ısıtan 3 kadın hakem hikayesi bulunuyor.

Bizler de bu muhteşem kadınların hayatlarından alıntıları, bu haftaki sayfamızda sizler için derlemek istedik. Röportajların tam hallerine FIFA.com üzerinden erişmek mümkün…

DR. RIEM HUSSEIN

Hakemlerin neredeyse hepsinin asıl meslekleri vardır, büyük çoğunluğunun tek işi hakemlik değildir. Ancak en sıra dışı mesleklerden biri Hussein’e ait.

1980’de Almanya’da doğan, Filistin kökenli Riem Hussein, 2005’te hakemliğe başladı. Saha içinde lakabı “The Boss” yani Patron.

Eczacılık doktoru ve pandemi döneminde Almanya Hastalık kontrol Merkezi’nde görev yaptı.

2 kez Almanya’da Yılın Hakemi seçildi, Bundesliga 2’de orta hakem ve dördüncü hakem olarak sayısız maçta görev yaptı.

“Bazen maçlar hafta içi akşama denk geldiğinde şiftimi değiştirdim. Hafta içi hastanede hafta sonu sahada çalıştım. Başlarda stres vardı ama artık hayatımın normali bu düzen oldu.”

Sahada son derece disiplinli olmasıyla bilinen Hussein, iş hayatında hakemlikten öğrendiklerinin büyük faydasını görmüş:

“Bir insana bir şeyi söylerken, niyetinizi ses tonunuzla verirsiniz. Hastaneler zor yerlerdir ve kimi zaman hastalara bir ilaç söz konusu olduğunda bir şeyler anlatmak zor olur. Hastane çalışanlarının da sarı ve kırmızı kartı olsa keşke derim hep… Ama sözümü dinletmeyi, disiplini, saygı görmeyi hakemlikten öğrendim.”

EDINA ALVES BATISTA

Futsal ve futbol oynayan genç bir kadın sporcu olarak, Edina’nın hayatını geçindirebileceği bir geliri yoktu.

Kadınların sporun tüm dallarında erkeklerin çok altında (çoğunlukla hiç) maaş almaları, bir yerden sonra mecburen başka bir iş bulmak zorunda kalmalarının nedenidir.

Edina Alves Batista, 19 yaşındaydı ve artık ekonomik olarak kendisini geçindirebiliyor olmak zorundaydı. Bir arkadaşının babası sayesinde futbol hakemliği kursuna yazıldı, ama kurs için para gerekiyordu.

“Kurs çok pahalıydı ama hayatımın işini bulmuştum. Bu uğurda parayı bulmak için yapabileceğim her işe girecektim. Sabahları beden eğitimi öğretmenliği derslerine gidiyordum, öğleden sonra hakemlik antrenmanlarına ve bir işe ihtiyacım vardı, saatleri uyan tek bir fidanlıktaydı. Gübreleri poşetlemek, fidanları taşımak, tohumlarla uğraşmak son derece yorucu ve zor bir işti. Sabah gün doğmadan işe gidiyordum. Ama hayallerimin mesleğini yapabilmenin tek yolu, gübre kokusu ve yorgunluğuna katlanmaktı.”

Bu tutkusu, Brezilya Hakemler Birliği’nin dikkatini çekmesine yetti. Erkek hakemlerle birlikte sınavlara alındı ve geçti. Mayıs 2019’da Edina, 14 yıl sonra Brezilya Erkekler 1. Ligi’nde futbol maçı yöneten ilk kadın hakem oldu.

CAROL ANNE CHENARD

Katıldığı paten yarışında 50 km/sa hıza ulaşmayı başarmış, sıra dışı bir yetenekti. “Televizyon kaydını seyrettim, çılgıncaymış” diyor Chenard.

Kanada’nın en popüler sporlarından biri olan sürat pateni ile başladı, 6 kez Dünya Şampiyonası madalyası kazandı ve bunu 5 yıldan kısa bir sürede başardı. Dolayısıyla adrenalin, Carol Ann Chenard’ın kanında hep normal insanlardan fazla vardı.

Futbol, basketbol ve voleybol oynadı, yüzme yarışlarına katıldı, Kanada Milli Paten Takımı’na seçildi. Hayatında sporun olmadığı tek yıl muhtemelen yürümeyi öğrenmeden öncekiydi.

Futbol sadece eğlenceydi, ta ki o dönemki antrenörü, oyuncuları oyunun kurallarını öğrensinler diye bir hakem kursuna götürene kadar.

“Paten kariyerimin sonuna geliyordum, hayatımda yeni bir sayfa açmalıydım ve hakemliği çok sevmiştim.”

Chenard’ın verdiği en büyük mücadele ise saha dışındaydı, rakip kanserdi. 2019 Kadınlar Dünya Kupası için yola çıkmadan sadece 4 gün önce teşhis kondu.

“Doktoruma tedaviyi ertelememiz gerekeceğini söyledim, 5-6 hafta kadar. Neden dedi, Dünya Kupası’nda maç yöneteceğim dedim.”

Chenard, kariyerinin üçüncü Dünya Kupası’na gidemedi. Kemoterapi boyunca maçları seyretti. Ve final maçı gelip çattı.

“Doktoruma Fransa’ya gideceğim dedim. Böyle bir şeye izin veremeyeceğini söyledi. Zaten izin istememiştim!”

Chenard’ın tedavisi devam ediyor, mücadelede öne geçen taraf oldu, bir sonraki Dünya Kupası’na kadar kanseri yenecek. Çünkü Shenard’ı hiçbir şey durduramaz.