NOT DEFTERİ: Ah bu hakemler...

Futbolun en büyük tartışma konusu hakemlerdir. Yaptığınız hataları, maçın istediğiniz gibi sonuçlanmamasını, puan tablosunda bulunduğunuz yeri kolaylıkla hakemlerin üzerine yıkabilir ve hiçbir sorumluluk almadan sıyrılabilirsiniz.

Hakemler ise sessizce bir köşeden durumu izlerler.

Ancak futbolun içinde öyle ilginç hakem olayları yaşandı ki...

2019-2020 sezonunda İngiltere Premier Lig’in 2. haftasında oynanan Chelsea-Leicester City maçını, karşılaşmanın orta hakemi olarak duyurulan Graham Scott’ın yerine 4. hakem olarak atanan Oliver Langford idare etti.

Londra’daki M40 otoyolunda meydana gelen zincirleme trafik kazası nedeniyle trafik sıkışmıştı. Graham Scott trafiğe takılmıştı, stada maçın başlama saatinden ancak 10 dakika önce varabilmişti ve talimatlar gereği müsabakaya çıkmasına izin verilmedi.

Oliver Langford, kariyerinde ilk kez bir Premier Lig maçını yönetme şansını trafiğe borçluydu.

Futbol sahalarındaki enteresan hakem olaylarından birine şahitlik etmiş olsak da Graham Scott’un trafiğe takılması en sıra dışı vakalardan biri olmanın yanından bile geçemez...

1 Ağustos 2019’da İngiltere’nin iki amatör lig takımı, Tiptree Engaine ile Stanway Rovers Reserves arasında oynanan hazırlık karşılaşması için herkes yerini almıştı ama bir eksik vardı, önemli bir eksik: Hakem!

Amatör Lig yönetiminin atadığı hakemin gelmeyeceği ve yerine görev yapacak olan hakemin de yeni yola çıkmış olduğu anlaşıldı.

Amatör liglerde herkesin yetişmesi gereken mesaisi, işi olduğundan maçın hakemini bekleme şansı yoktu.

Kalabalıktan bir gönüllü, Matthew Stacey, hakem gelene kadar maçı yönetmek için sahaya indi ama bir sorun vardı; düdük yoktu.

Tiptree teknik direktörü ve aynı zamanda kulüp başkanı David Pomphrett bir koşu arabasına gitti, oğlu Alex’in armonikasını getirdi. Futbol tarihinin armonika ile yönetilen (bilinen) ilk maçı kahkahalara sahne oldu.

Unutmadan ekleyelim, İngiltere’de Pazar Ligleri’nin büyük kısmında yan hakem yok, ev sahibi takımın yedekleri yan hakem görevi yapıyor. Orta hakemin dahi bulunmadığı maçlar da sıkça yaşanan bir durum…

Bu hikayeyi ilginç yapan da zaten sadece armonika...

Pek çok kişinin bildiği bir bilgi değildir, hani maç öncesinde hakemin yazı turada kullandığı madeni paranın aslında para olmadığı...

Her federasyonun, özel turnuvanın, hatta bazı yerlerde liglerin kendilerine has “hakem parası” vardır. Maddi değeri olmayan bu madeni paralar hakemlerin sorumluluğudur.

Yani para atışı gerçek parayla yapılmaz, özel yapımdır, hatıra paradır bir nevi.

İngiltere Kadınlar Süper Ligi (WSL)’de 26 Ekim 2018’de oynanan Manchester City-Reading maçının hakemi David MacNamara’nın, karşılaşma öncesinde yapılan saha-top seçimi için kullanması gereken özel parayı evde unuttuğu anlaşıldı.

Standart bir bozuk para da bulunmayınca hakem David McNamara iki takımın kaptanlarına taş-kağıt-makas oynattı.

Kadınlar Ligi Hakem Kurulu Başkanı Joanna Stimpson, McNamara’nın “akıl tutulması” yaşadığını, hiçbir şartta kabul edilemeyeceğini belirterek hakemin ciddi şekilde cezalandırılacağını açıkladı.

Yaklaşık 1 aydan uzun bir süre ceza alan hakem David McNamara, sadece taş-kağıt-makas oynattığı için ceza almadı elbette...

Etrafta birinin cebinden bozuk para çıksaydı ve atışı madeni parayla yapsaydı yine ceza alacaktı. Çünkü dedik ya, hakem parası hakemin sorumluluğunda diye...

Taş-kağıt-makas tercihi McNamara’yı tarihin en ilginç hakem vakalarından biri olarak yazdı...

2005 yılında İngiltere’de amatör futbol maçında 39 yaşındaki bir hakem, kaleciyle tartışmasında hatalı  olduğuna kanaat getirdi ve kendine kırmızı kart göstererek sahayı terk etti.

Bu şaka gibi olayın perde arkasında ise epey ciddi bir olaylar silsilesinin bulunduğu ortaya çıktı.

Peterborough North End ile Royal Mail AYL arasındaki müsabakanın hakemi Andy Wain, maçı kötü yönetmesinin nedeni olarak kişisel problemlerini gösterdi.

Andy Wain bir gece kulübünde güvenlik görevlisi olarak çalışıyordu. Amatör hakemlik yapıyordu. Karısı uzun süredir ağır bir hastalık mücadele eden Wain'in, maçtan bir gün önce kayınpederi vefat etmişti. O gün maç başlarken, yan sahada saygı duruşu yapılan ve kalp krizinden ölen kişinin eski bir arkadaşı olduğunu öğrenmişti.

Wain, "Bütün bu olanlardan sonra sağlıklı karar verecek durumda değildim ve haksız yere kaleci Richard McGaffin’in üzerine yürüdüm. Bu hiç sportmence değildi ve federasyon yetkilisine artık bu maçı yönetmeye devam edemeyeceğimi bildirdim" dedi.

Futbol tarihinde kendisine kırmızı kart gösteren ne ilk ne de tek hakem değil. 1998’de İngiltere’de Pazar Ligi'nde hakem Martin Sylvester, bir oyuncuya yumruk attıktan sonra kendisine kırmızı kart göstermişti ki alt liglerde bu tür örnekleri çoğaltmak da mümkün.

Öte yandan Andy Wain’in durumunu, en talihsiz ana denk gelen maç günü vakası olarak ayırabiliriz.

Uzun uzadıya anlatmaya gerek yok, vaka kısa haliyle zaten ilginç...

28 Temmuz 2018’de Singapur’da PSG ile Arsenal’in karşı karşıya geldiği hazırlık maçının başlamasına kısa bir süre kala, hakem Mesut Özil hayatında karşılaştığı en enteresan ricaya maruz kaldı.

Karşılaşmanın Singapurlu hakemi, Mesut Özil’den sarı kartını imzalamasını istemişti. Görüntüler de medyaya yansımıştı.

Benzer bir örnek şov olarak da kullanıldı.

2019 yılının ekim ayında Brezilya ile İsrail arasında oynanan ünlüler yardım maçında kadın hakem, efsane futbolcu Kaka’ya sarı kart göstermek için oyunu durdurmuş, cebinden telefonunu çıkarıp selfie çekmiş, bu görüntü de sosyal medyada epey ses getirmişti.

2005 yılı, Manisa'da güzel bir ocak günü... Manisaspor’la Bursaspor 2. Lig A Kategorisi maçında karşı karşıya geliyor. Ligin iki iddialı takımı arasındaki karşılaşmayı Metin Tokat yönetiyor.

Ev sahibi takım bastırıyor. Derken top kornere çıkıyor. Hakem Metin Tokat ceza sahasına biriken futbolcuların hareketlerini gözlüyor. Karşılaşmanın henüz 12. dakikası...

Tam korner atışı yapılacakken sahanın ortasına bir gölge düşüyor. Gölge giderek küçülüyor ve hakem Metin Tokat'ın üzerine doğru geliyor.

Korner atışını yapacak futbolcu elleri belinde ne olacak diye bakmaya başlıyor. "Hocam dikkat" diye bağırıyor, orta saha oyuncularından biri…

Hikayenin gerisini Metin Tokat anlatıyor…

“Dördüncü hakem atlayıp zıplamaya başladı. Niye böyle garip garip hareketler yapıyor diye düşünürken, kafamı kaldırıp gökyüzüne baktım: bir paraşütçü tam tepeme iniyor! Zamanında fark edip birkaç adım yana kaçmasam bir yerim kırılabilirdi."

"Adam indi, paraşütün ipleri her tarafımı sardı. Genç de bir çocuk, nasıl mahcup oldu! ‘Kocaman alan, kafamdan başka inecek yer bulamadın mı?’ dedim. Güvenlik apar topar gelip aldı. Taraftar da ilk şaşkınlığı atlattıktan sonra gülmeye başladı. Paraşütçüye daha sonra para cezası da verildi. Hâlâ kendisiyle görüşürüz…"

Paraşütçü Alper Galip Bülbül her pazar yaptığını yapmış ve çok sevdiği paraşütüyle Spil’den havalanmıştı, 19 Mayıs Stadı´nın yanındaki Celal Bayar Üniversitesi futbol sahasına inecekti. Ama bu kez hedefi tutturamamıştı.

Maç o gün ev sahibi Vestel Manisaspor'un 1-0 galibiyetiyle son buluyordu, futbol tarihimize ise futbol sahalarına inen paraşütçü yazılıyordu.

Ancak bu sahalarımızda yaşanan tek paraşütçü vakası değildi.

2012’de Bölgesel Amatör Lig 2. Grup’ta Hakkari Zapspor – Yeni Diyarbakırspor maçının 85. dakikasında maç, sahaya inen paraşütçü nedeniyle durdu.

3500 rakımdaki Berçelan Yaylası'ndan havalanan Hakkarili Hasan Tur, yamaç paraşütü ile maçın oynandığı sahaya mecburi iniş yapmak zorunda kaldı. Karşılaşmanın yaklaşık 3 dakikalığına durmasına neden olan Hasan Tur dışarı çıkartıldıktan sonra maça kaldığı yerden devam edildi.