Tarafsız Gözlem: Şaşırtan Kararlar

Geçtiğimiz 9 hafta boyunca maçlarda skora etki eden hatalar yaşansa da MHK’nın genç ve yeni isimlere şans vermesi futbol camiası tarafından desteklendi ve hatalar göz ardı edilebilir hatalar olarak kabul gördü.

Hafta içi en çok merak edilen konu; derbi maçının hakem ve VAR isimleriydi. MHK’nın daha önce oynanan derbilere sürpriz isimler ataması hakem tahmini konusunda kafa karıştırıyordu.

 Çarşamba günü kamuoyuna açıklanan isim tahmin edildiği gibi büyük bir sürpriz oldu. Beklenmedik bir isim sahada görevlendirilmişti. Süper Lig’de çok yeni ve tecrübesiz diyebileceğim Tugay Kaan Numanoğlu ismi bazı kesimler tarafından destek görürken özellikle Beşiktaş camiası tarafından çok eleştirildi ve ismi spekülasyona neden oldu.

MHK’nın derbi maçı özelinde ve diğer müsabakalarda genç hakemlere şans verme çabası son birkaç hafta da sorun yaratmaya başladı gibi görünüyor. Gençleri bu şekilde sahaya sürmek bir taraftan hakemleri motive ederken diğer taraftan başarısız performansları sonrası demoralize ederek isimlerinin yıpranacağı gerçeğiyle karşı karşıya bırakıyor.

Gelelim haftanın gündem olan hakem performanslarına;

FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ (TUGAY KAAN NUMANOĞLU)

Bu müsabaka için yeterli tecrübeye sahip olmayan hakem maalesef maç içerisinde çok ciddi hatalara imza attı. Çok bariz skora etki etki ettiğini düşündüğüm pozisyonlar ile başlamak istiyorum.

İlk pozisyon Beşiktaş’ın attığı ikinci gol öncesi faul var mı? Yok mu?

Fenerbahçeli oyuncu Cisse, karşıdan gelen topu açıkça göğsüyle alıp oynamak isterken arkasındaki Beşiktaşlı oyuncu Montero, ayağını kafa hizasına kadar kaldırdı ve bu ayaktan etkilenen Cisse hamlesini yapamadı. Top suratına geldi. Montero’nun ayağı rakibinin önce eline sonra da bacağına temas ediyor ki bu açık bir fauldü ve gol iptalini gerektiriyordu. Hakem gol kararı vererek ciddi bir hata yaptı.

Tisserand-Larin pozisyonunda Beşiktaşlıların bir penaltı beklentisi vardı.

Pozisyona baktığımızda evet, arkadan bir itme var gibi görünüyor ve bu itme Larin’in dengesini bozuyor gibi. Eğer penaltı çalsaydı desteklenirdi ama devam ettirdiği için de hakemi eleştirmem. Kesin bir penaltı diyemiyorum.

Mert Hakan’nın ikinci sarı karttan ihraç edilmesi gerekir miydi?

Pozisyona baktığımızda topun yönü taç çizgilerine doğru yani umut vadeden bir atak değil. Mert Hakan topla oynama şansı ve niyeti olmadan rakibi Rıdvan’ı arkadan sportmenlik dışı bir hareketle durduruyor ve bu ihlal bir sarı kartı gerektiren ihlaldi. İkinci ihtardan atılması gereken Mert Hakan maalesef hakemin hatasıyla sahada kaldı.

Fenerbahçe lehine çalınan penaltı doğru muydu?

Her iki takım oyuncusu da top ile oynama niyetiyle topa bir hamle yapıyorlar ve önce topla Fenerbahçeli oyuncu müdahale almadan rahat bir şekilde topla oynadıktan hemen sonra Beşiktaşlı defans oyuncusunun ayak müdahalesiyle karşılaşıyor. Bu bir çarpışma olarak değerlendirilmelidir. Şahsi fikrim kararın yanlış olduğu ve oyunun devam etmesi gerektiği yönündedir.

Beşiktaşlı oyuncu Josef’in rakibi Lemos’a yaptığı hareket kırmızı kartı gerektirir miydi?

Josef bir ayağı gergin, hız alarak, şiddetli, yaralayıcı, çok tehlikeli bir şekilde rakibine doğru bir hamle yapıyor. Bu müdahale yüzde yüz bir kırmızı kartı gerektiriyordu fakat hakem sarı kartını kullanmayı tercih ederek büyük bir hata yaptı.

Son pozisyon maçın sonunda geldi. Kaleci Altay’ın ceza alanı dışında topu eli ile oynaması kırmızı kartı gerektirir miydi?

Pozisyonun oluşumuna baktığımızda kaleci Altay ceza alanı dışında bariz bir golü engelleyecek şekilde topa eli ile temas ediyor bu da Josef’in pozisyonu gibi yoruma açık olmayan net bir kırmızı kartı gerektiriyordu.

Özellikle bu iki pozisyon için VAR (Abdülkadir Bitigen) nasıl müdahale etmez anlamak mümkün değil…

Genel olarak pozisyonları değerlendirmeye çalışsam da bu pozisyonlar dışında konuşulacak birçok hataya imza atan hakem ve VAR hakemi çok başarısız bir müsabaka tamamlamış oldular…

ÇAYKUR RİZESPOR-GALATASARAY (ATİLLA KARAOĞLAN)

Bu müsabakada Galatasaray lehine çalınan penaltı tartışma konusu oldu.

Pozisyona baktığımızda Emre Akbaba’nın yüzüne gelen bir dirsek var ve VAR uyarısıyla gelen bir penaltı. Ellerin kolların kural dışı kullanımında UEFA şiddete ya da az mı geldi, çok mu geldi gibi kriterlere bakmadan sadece temas arıyor ve varsa bunun bir ihlal olduğunu, ceza alanı içindeyse de penaltı verilmesi gerektiğini, en önemli önceliğin sporcu sağlığı olduğunu her eğitimde vurguluyor. Bu nedenle verilen karar doğruydu.

BAŞAKŞEHİR-DENİZLİSPOR (ARDA KARDEŞLER)

Bu müsabakada da yine VAR uyarısıyla Denizlispor lehine çalınan bir penaltı tartışıldı.

Pozisyona baktığımızda Mustafa Yumlu’nun yüzüne gelen bir dirsek görüyoruz. Yukarıda da bahsettiğim gibi bu tarz pozisyonlar için kural gayet anlaşılır ve açık. Ceza alanı içinde de bir penaltıyı gerektirir. Dolayısıyla karar doğruydu.