BEŞ: Saygı, FIFA, Emekli, Puşkaş, Pandemi

2020’nin son BEŞ’inde, 2020’yi katlanılır yapan 5 futbolcuyu bir araya getirmek istedik. Aslında sayıyı 5’e indirmek düşündüğümüzden zor oldu, nihayetinde pandemi gölgesinde bile parıldayan performanslar izledik.

Peki çıkışı nasıl bulduk?

Öyle bir BEŞ yapalım ki, “bu niye var” dedirtmesin, “bu niye yok” daha kolay cevaplanabilir: "Yerimiz yoktu!"

1- ZLATAN IBRAHIMOVIC

İşte üzerinden tartışma çıkmayacak garanti bir isim…

Milan’ı, çöktü-bitti-düştü denilen Milan’ı, Hakan Çalhanoğlu ile birlikte yeniden hayata döndürmesiyle başlayalım.

Koronavirüs’e yakalanıp virüsü bile üzerinden “Zlatan” esprileri üretebileceğimiz hale getirmesiyle devam edelim.

Sonrasında da çıkıp “Ben Zlatan’ım ama siz değilsiniz, maske takın mesafeyi koruyun” açıklamalarıyla toplumlar üzerindeki sosyal etkisini kullanmasını ekleyelim.

Bir futbolcunun 39 yaşında nasıl fiziksel ve zihinsel olarak bu kadar güçlü kalabilmesine saygılarımızı sunalım.

Zlatan Ibrahimoviç futbolun en önemli karakterlerinden biri, her zaman da öyle olacak. Ancak 2020’de insanlığa kendilerine inanmaları, amaçlarına ve hedeflerine kilitlenmeleri, bir insanın toplumların koyduğu sınırların çok ötesine geçebileceğini görmeleri için ilham kaynağı oldu.

2020’yi Zlatan yılı ilan etmeyi teklif ediyoruz: Kabul edenler?

2- LEWANDOWSKI

Hemen tüm kurum, kuruluş, gazete, internet sitesi, youtube sayfası, sosyal medya hesabı, apartman duyuru panosu ve Whatsapp grubunun “2020’nin en iyi futbolcusu” seçimi aynı isim: Robert Lewandowski.

Aslında Lewa, bundan önce son 5 yılın da en iyi futbolcusu olabilirdi, ancak Messi ve Ronaldo döngüsünü kırmak Lewa için bile çok zor.

Kırdığı rekorlar, Bayern Münih’in başarılarında ortaya koyduğu etki, onu izlemenin keyfi, attığı goller ve hiçbir tartışmaya mahal vermeyecek netlikte ve kesinlikte muhteşem bir performans.

Ballon d’Or 2020’de verilseydi (neden verilmediğini anlamak hala mümkün değil) Lewandowski alacaktı.

Hey, FIFA, hala geç değil, en kötü kargoya verin, yoğunluktan biraz gecikse de sorun değil!

3- BURAK YILMAZ

İşte tartışması olmayan bir isim daha…

Aslında 2020’nin başında, Burak Yılmaz’ın kariyeri bitmişti.

Beşiktaş ile jübile yapmaya hazırlanıyordu, çocukken taraftarı olduğu takımın formasıyla, futbolu başladığı yerde bırakıyordu.

Türk futbolu olarak Burak Yılmaz’ın ardından gelecek güçlü santrforlar yetiştiremiyorduk.

Milli Takım’ın 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası kadrosunda Burak Yılmaz olmalı mıydı yoksa olmamalı mıydı?

Burak Yılmaz’a veda hazırlıklarına başlamıştık, bundan sonraki kariyerini yorumcu mu yoksa teknik direktör olarak mı geçireceğine karar vermesini bekliyorduk.

Bizler Burak Yılmaz’ı emekli etmiştik.

Sizce de Burak, 35 yaşında transfer olduğu Lille’de gösterdiği performansla kapaklarına çıktığı Fransa gazetelerinin manşetlerinin ve oradan da tüm Avrupa’nın spotlarının altından bakıp bize gülüyor mudur?

Keyfini kaçırmak istemem, ama sevgili Burak Yılmaz, sana da 20’lerinin ortalarında gerçekleşmeyen İtalya, Fransa transferlerinin paralel evrende nasıl bir futbol tarihi yazmış olabileceği düşüncesi geliyor mu?

4- SON HEUNG-MIN

Futbolun en güzel hikayesi, aslında yıldız kategorisine almadığımız futbolcuların oyuna damga vurmalarıdır.

Bu tanımı yaptığımda örnek olarak hep aynı ismi veririm: Kevin de Bruyne. Sözlük yazsam iki nokta üst üste koyar, tanımın ardından gelen ikincil destekleyici açıklama için şu ifadeyi kullanırım: “Kapak olmaktansa oyunun parçası olarak futbola yön veren oyuncular.”

Tarih bu isimlerle doludur. Nedved mesela…

Yılın en güzel golüne verilen Puşkaş Ödülü, Son Heung-min’e gitti, ama aslında o gol Koreli futbolcunun sadece görünür tarafıydı.

Futbolun gerçek izleyicileri, oyunun izleyicisi olanlar için ise Son’un 2020’si bıraktığı güzel anıların arasında yer aldı.

5- MESSI

2020’ye damga vuran futbolcu kimdir sorusunun tartışmasız cevaplarından biri Lionel Messi. Özellikle yaz aylarında, futbolun bir var bir yok olduğu günlerde, adına özel yayınlar yaptığımız Lionel Messi…

Barcelona’ya çektiği faks, ayrılmak istediğini dile getirmesi, 700 milyon avroluk bonservis bedeli, Guardiola ile Premier Lig’de buluşma ihtimali, tüm bu olayların Barcelona kulübünde yönetimi indirmesi…

Barcelona taraftarları için Covid-19’dan daha büyük bir endişe kaynağı olsa da Messi eğer doğduğu kulüpten ayrılmış olsaydı, muhtemelen pandemiden daha büyük bir yer kaplayacaktı. Sadece ihtimali bile 1 ay boyunca dilimizde tüy bitirdiyse…

Varın siz düşünün, ayrılsaydı 2020’de Koronavirüs’ü gölgede bırakacak tek olay bu olurdu.

Ne kadar dünya tarihinin gelmiş geçmiş en yetenekli futbolcularından biri olsa da tıpkı Messi de bizim gibi oldukça tatsız bir yıl geçirdi. Elbette Maradona'nın ölümü, hepimizden çok Messi'yi yıktı. Maradona Messi'nin idolü, hayali, kariyerinde erişmeye çalıştığı tek çıta, hocası, arkadaşı ve onu en fazla eleştiren insandı.

Maradona'nın Messi'nin hayatındaki yeri çok büyüktü ve şimdi orada devasa bir boşluk var.