Saçma sapan gibi görünen bu başlık aslında son derece anlamlı, öyle olmasa bunların Guinness Rekorlar Kitabı’nda ne işi var, değil mi?
Aslında Guinness Rekorlar Kitabı’nı açıp okusanız, amuda kalkık vaziyette kafa üzerinde top sektirme diye bir rekor da var…
Neyse, bir konumuza dönelim…
Rekor Kitabı’nı şöyle bir karıştırdık, içlerinden BEŞ tanesini seçtik.
1- ŞİŞKO
"Fatty-Şişkocuk" lakabıyla tanınan, 1.90 metre boyundaki İngiliz William Henry Foulke, 150 kiloya kadar ulaşmıştı ve kalenin büyük bir bölümünü kaplıyordu.
Hem kriket oyuncusu hem de futbolcu olan Fatty, bir mahalle maçında keşfedildi. Sheffield United’da 1894-1905 tarihleri arasında forma giydi, ardından Chelsea ve Bradford’a transfer oldu.
Bazı kaynaklara göre, İngilizlerin en ünlü tezahüratı da Fatty’den gelir.
“Who ate all the pies?/Tüm turtaları kim yedi?” tezahüratı, Sheffield United’da oynadığı ilk yıllarda 136 kilo olan Fatty için söylenmişti.
Futbol tarihçileri, Fatty’nin, oyunun geniş kitlelere yayılmasında büyük rol oynadığını belirtiyorlar. Sadece bu dev kaleciyi görmek için stada gelen insanlar olurdu. Gittiği her yerde sevgi ile karşılanan, aynı şekilde de karşılık veren Fatty ile ilgili bir diğer ilginç bilgi ise ebatlarına rağmen ne kadar çevik olduğu…
Yine tarihçilere göre Fatty’nin ebadı kalenin büyük bölümünü kaplasa da kaleci olamaması gerekirdi, çünkü bu cüsse ile hareket ve çeviklik çok zordu. Ancak Fatty, tam bir penaltı kurtarma ustasıydı, doğru köşeyi tahmin edip doğru zamanlama ile bir uçtan bir uca uçabiliyordu.
Fatty’i bu kadar ünlü yapan kilosu, kaleci olmasına engel olamamıştı.
2- YEDEK
Her transfer döneminde yenileri kırılan bonservis rekorunu yetişmek mümkün değil. Sadece 1 ay içinde “en pahalı kaleci” unvanı iki kere el değiştirdi, düşünün…
Ancak Guinness Rekorlar Kitabı’nın kırılması çok ama çok zor bir rekoru var: Louis Van Gaal’e ait.
Barcelona Teknik Direktörü olduğu dönemde Louis Van Gaal, 9 Ocak 2000'de oynanan Celta Vigo maçında yedek kulübesi şöyle sıraladı: Takım kaptanı Pep Guardiola, kaleci Ruud Hesp, savunma oyuncusu Frederic Dehu, Hollandalı yıldız kardeşler Frank ve Ronald de Boer, 1999’da "yılın en değerli oyuncusu" seçilen Brezilyalı forvet Rivaldo.
Yedek kulübesinin o günkü toplam değeri 168 milyon dolardı. Van Gaal’in sayesinde "en pahalı yedekler" olarak rekor kırdılar.
3- TUTMA
Futbol rekorlarının en ilginçlerinden biri “en yüksek topu tutma” ve 102,5 metre ile Gavin Henson ve David Seaman’a ait.
Diyeceksiniz ki 102 metre yüksekten topu tutmak ne demek?
Birincisi, aklınıza bir maç gelmesin, bu şov amaçlı bir rekor denemesiydi…
Bir vincin üzerinden ve 102,5 metre yukarıdan atılan topu yakalamaya çalışan Henson ve Seaman için oldukça zor bir denemeydi.
Standart büyüklükte, dolulukta bir futbol topunun 102,5 metreden yere düştüğünde saatte 136 km/sa hıza ulaşıyordu ve sektiğinde de 10-15 metre yukarıya çıkabiliyordu.
Bu kadar hızlı gelen bir topu, sektirmeden tutabilmek, tahmin ettiğinizden çok ama çok daha zordu.
Onlarca denemenin ardından iki kaleci de en azından 1 kez topu tutmayı başardılar. Rekoru da paylaştılar…
4- KALE VURUŞU
En uzun kale vuruşu rekorunun sahibi, Manchester City’nin yıldız Brezilyalı kalecisi Ederson ve 75,35 metreye topu göndermeyi başardı.
Gelelim rekorun hikayesine…
Aslında bu da doğal bir rekor değil, yani maç içerisinde anlık gelişmedi. Ederson ve City yönetimi, kendilerine bu konuda çok güveniyorlardı ve takımın antrenman sahasına Guinness yetkililerini çağırdılar. Dediler ki Ederson 75 metreden uzağa topu gönderebilir. Sadece 3 hakkı olacaktı.
Top ölçüldü, standarttı. Rüzgar ölçüldü, normalin altındaydı. Ama Ederson ne standart ne de normaldi ve kale vuruşu ile topu daha ilk denemesinde 75,35 metreye attı.
Ederson’un en önemli özelliği teknik ve ayağına hakim olması, oyun kurabilmesi, liberomsu kaleci unvanını taşıması ama isterse topu çok uzaklara da atabiliyor.
5- ACIKMIŞ HİPOPOTAMLAR
Acıkmış Hipopotamlar bir oyun… Bir masa oyunu, hipopotamlar var, siz kuyruklarına basında ağızlarını açıyorlar, oyunun küçük plastik bilyelerini yutuyorlar bu şekilde, en çok bilye yutan hipopotam kazanıyor.
Ya da öyle bir şeyler, tam olarak anlatabildim mi bilmiyorum.
Manchester United’ın genç oyuncusu Axel Tuanzebe, geçtiğimiz ABD hazırlık kampında, bu Acıkmış Hipopotamlar oyununda tüm bilyeleri 17,37 saniyede temizleyerek Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi.
Neden yaptığını hala anlayamadığımız genç futbolcu, bir önceki sezon Championship ekibi Aston Villa’ya kiralık gönderilmiş, takımının Premier Lig’e yükselmesi ile sevinmiş, gösterdiği başarılı performansla da Solskjaer tarafından kampa çağrılmıştı. Öncesinde Manchester United ile sözleşmesini 3 yıl daha uzatmış, 2019-2020 sezonunda forma beklemeye başlıyordu.
Tam böylesine bir dönemde, Acıkmış Hipopotamlarda bu kadar kendini geliştirmiş olmasını açıklamakta zorlanmak bir yana, neden yaptı sorusuna hiç cevap bulamıyoruz.
Okuyucu Yorumları
0 Yorum