BEŞ: Muhasebeci, postacı, fabrika işçisi, balıkçı, seyyar satıcı

Fenerbahçe’nin sezon başında transfer ettiği Adil Rami’nin Fransa Amatör Ligi'nde Frejus forması giydiği dönemde belediye binasında temizlik işçisi olarak çalıştığı hikayesini Asist Analiz sayfalarında paylaşmıştık... Sabah 5'ten öğlen 12'ye kadar belediyede çalışıp, öğleden sonra antrenmanlara gidiyordu. 2003'te A takıma alındıktan 2 sene sonra Lille’in davetiyle hayatı değişti.

BEŞ’te bu hafta, 5 hayalperest futbolcunun hikayesini bir araya getirdik.

Seyyar satıcıdan gol kralı, muhasebeciden Dünya Kupası apoleti, karbon fiber fabrikası işçisinden Premier Lig şampiyonu oldu.

BEŞ, başlıyor...

SEYYAR SATICI GRAFITE

Bundesliga tarihine gol kralı olarak adını yazdırmadan çok önce, 20'lerinin başında, küçük kızı ve ailesinin geçimini sağlamak için çöp poşetleri satan bir seyyar satıcıydı. Adı da Edinaldo Batista Libano'ydu.

O günleri sorduğunuzda size şu cevabı verecek: "Kapı kapı dolaşıp çöp poşetleri satıyordum, bu o kadar da büyütülecek bir şey değil, para kazanmak zorundaydım ve bu benim işimdi."

Bağları kuvvetlli bir aileye sahip olması en büyük şansıydı, babası kızının masraflarını karşılamayı teklif etti, böylece oğlu futbolcu olma hayallerinin peşine düşebilirdi. 21 yaşındaydı, Matonense ile sözleşme imzaladı. O dönemki teknik direktörü, Edinaldo Libano'yu eski arkadaşı Grafite'ye benzetiyordu, onun gibi güçlü ve atletikti. Forma numaraları dağıtıldığında yeni oyuncusuna sürpriz yapıp sırtına Grafite yazdırdı, biz de onu bu isimle tanıdık...

2006'da Fransa'da Le Mans tarafından keşfedilene kadar yolu Güney Kore'ye kadar uzandı. 2007'de ise futbol tarihinin en unutulmazları arasına adını yazdıracağı Wolfsburg'a gitti; 107 maçta 59 gol kaydetti.

2018'de emekliye ayrıldığında, futbolcu olma hayallerini gerçeğe dönüştürmüştü, hayatta sahip olduğu her şeyden mutlu olmayı hayat felsefesine çevirmiş bir futbol kahramanıydı.

BALIKÇI CARLOS BACCA

2014 ve 2018 Dünya Kupaları'nda Kolombiya milli takımıyla sahaya çıkan bir "balıkçı" vardı.

2007'de Atletico Junior'da seçmelere katılmak istediğği yaşı 21'di, bugünün dünyasında artık genç bile sayılmıyor. Defalarca kez reddedilse de yeniden denedi, ilk profesyonel sözleşmesini imzalamayı başardı. Carlos Bacca'nın forma bulma ihtimali hep azdı, oynamadığı sürece para alamaıyordu, yaşı dezavantajdı. Bir yandan balıkçılık yapıyor bir yandan otobüslerde muavinlik yapıyordu.

Kolombiya 2. Ligi'nde Barranquilla ve Venezüella'da Minerven'e kiralandı. 2009'da Kolombiya Kupası'nda gol kralı olana kadar kimsenin dikkatini çekmedi.

Bacca'nın asıl keşfi, 25 yaşına geldiğinde Belçika ekibi Club Brugge'a transfer olmasıydı. 2 yıl sonra La Liga'ya Sevilla'ya, 2015'te Milan'a gitti. Bugün hala Villarreal'de, 33 yaşında.

MUHASEBECİ KANTE

"Dünyaya bir asteroit çarpması söz konusu olursa Kante onu da durdurur" diyor Gary Lineker... Marcel Desailly'e göreyse, "Dünyanın %71'i sularla kaplıdır, kalanını alanı da Kante kaplıyor"... "Galiba bizim takımda Kante ikizleri oynuyor çünkü Kante'yi bazen sahada aynı anda hem sağımda hem solumda görüyorum"... Bu sözler Chelsea'den eski takım arkadaşı Eden Hazard'a ait.

Mütevaziliği ve orta sahadaki muhteşem futboluyla kendisine hayran bırakan N'Golo Kante, Mali'den Fransa'ya göç etmiş yoksul bir ailenin oğluydu. Küçükken babasıyla beraber çöp toplamaya çıkardı, bir yandan da yerel futbol takımlarının altyapılarında oynuyordu. 11 yaşında babasını kaybettikten sonra annesi temizlik yaparak ailesini geçindirmeye çalışıyordu.

Bir yandan futbol oynamaya çalışsa da Kante sürekli olarak ufak tefek yapısı, kısa boyu nedeniyle kulüpler tarafından geri çeviriliyordu. O da okuluna devam etti, muhasebecilik okudu, diplomasını aldı. 21 yaşında, eğitimine devam ettiği sırada Bolougne takımıyla profesyonel sözleşme imzaladı, Fransa Yerel Futbol Ligi'nde oynamaya başladı.

2013'te Caen'e transferinden sonra ancak futbol dünyası Kante'nin oyununun peşine düştü. 2018'de Dünya Kupası'nın kazanan takımın en kritik adamı olarak tarih yazdıktan sonra şampiyonluk turu sırasında kupaya bir kez dokunabilmek için rica etmeye çekinen, efsane N'Golo Kante...

POSTACI THOMAS MEUNIER

PSG ve Belçika milli takımının sol beki Thomas Meunier, öğretmen olan büyükannesinin yönlendirmesiyle küçük yaşta resim eğitimi aldı.

Hayali çizgi film çizeri olmaktı ve Bugs Bunny hayranıydı. 5 yaşında yerel futbol takımının altyapısında oynamaya başladı, scoutlar tarafından takip ediliyordu ancak bir yere varabildiği söylenemezdi. Fiziksel olarak yetersiz olduğu cevabını duyuyordu sürekli olarak.

Anne babasının boşanma sürecinde kendisini futbola verdi, bir yandan da para kazanması gerekiyordu.

18 yaşında postacı, 19 yaşında otomobil fabrikasında işçi ve aynı zamanda 3. Lig’de amatör futbolcuyken 21 yaşında Club Brugge'da profesyonel oldu. Bugün Meunier'i PSG'de izliyoruz ve Belçika milli formasının da sahibi...

Tek nedeni ise zamanında futbolu bırakmasına izin vermeyen annesi...

Şöyle anlatıyor Meunier: “Şehirlerde postacılık yapmak kolaydır, benim görevli olduğum kasabalarda evler bazen yüzlerce metre araylaydı. Bisikletimle posta dağıtmak için zaman kısa mesafe fazlaydı.”

FABRİKA İŞÇİSİ VARDY

Sheffield Wednesday'den çelimsiz, fizik olarak yetersiz raporu ile gönderildi Vardy, 4. Lig ekiplerinden “6 aylık sözleşme, sonrasına bakarız”dan fazlasını alamıyordu. Futbolcu olabileceğine inancını kaybetmişti.

Artık bir iş bulup hayatını kurmak zorundaydı, karbon fiber üreten bir fabrikada işçi olarak başladı.Diğer yandan da amatör ligde futbol oynuyordu. Duvarlarından, “ben de zamanında sakatlanmasaydım…” diye başlayan, “fırsat vermediler” diye biten hayal kırıklığı anılarının yankılandığı soyunma odalarından çıkıp formasını giydiği her takımda izleyenleri hayran bırakıyordu.Halifax’ı ligde tuttu, Fletwood Town tarihinde ilk kez profesyonel liglere çıkarken başroldeydi.

Ve şimdi artık top mucizedeydi...

Jamie Vardy’i scoutlar ve menajerler de izliyorlardı, ancak tereddütlerinden kurtulabilen tek bir isim vardı: Championship takımı Leicester City’nin o günkü teknik direktörü Nigel Pearson, Jamie Vardy’e çekinmeden formayı verdi. 2012’de İngiltere futbol tarihinde amatör ligde bir futbolcuya ödenen en yüksek ücret karşılığında Leicester City’e transfer oldu. Premier Lig şampiyonu yaşamaya...

“Milyon yıl düşünsem, bunlarn başıma gelebileceği aklımın ucundan geçmezdi. Şanslıydım ama şansımı yaratmak için çok çalıştım. Gerçekten çalışmak: Tam zamanlı işte çalışıp mesai bitiminde antrenmana ve hafta sonu maçlara gittim… Şansımı çok çalışarak yarattım.”