İtalya. Formula 1’de Lewis Hamilton’ın bariz üstünlüğüyle, rutin, heyecandan uzak giden bir sezonun kurtarıldığı yer oldu adeta. Geçen hafta Monza’da, bu hafta Mugello’da, adeta “Formula 1 sıkıcı bir spor” diyenlere ders verildi.
Mugello’da izlediğimiz yarış ise keyifliydi evet, ama Monza’da olduğu gibi güzel veya tatmin edici bir yarış değildi. Şimdi sorabilirsiniz; “3 güvenlik aracı 2 kırmızı bayrak 3 start oldu, neyini beğenmedin?” hemen açıklayayım.
Mugello, pist yapısı olarak dar ve geçişe izin veren bir pist değil. Ki yarıştaki az sayıda geçiş start düzlüğünde oldu. Bu sebeple pist üstü aksiyon izleme şansımız olmadı. Ama pistin dar yapısı ve eski tipte olması geçiş deneyen modern F1 araçlarının sürekli temas yaşamasına ve yarışa veda etmesine sebep oldu. Eş zamanlı olarak pistin lastikleri eriten bir asfalta sahip olması Lance Stroll’un yaşadığı kaza gibi durumlara davetiye çıkardı.
Yine de ikinci startta yaşanan durumun pistle ya da pist yapısıyla açıklanır bir tarafı yoktu. Biraz o kısma değinmek lazım diye düşünüyorum.
Mugello kısa bir pist. Güvenlik aracının pite gireceği yolculuğunun başlaması için önce içeri gireceklerine dair bir bilgi vermeleri ardından da pistteki son sektöre girmiş olmaları gerekiyor. Mugello’nun kısa bir pist olması ise tam olarak burada devreye giriyor. Güvenlik aracı son sektöre girdikten hemen sonra pit yolu başlıyor ve aracın ışıklarını söndürüyor. Mercedes’in 6 kez dünya şampiyonu İngiliz pilot Lewis Hamilton bu noktada, ikinci starttaki kazanın güvenlik aracı kaynaklı olduğu düşüncesine sahip.
Takım arkadaşı Valtteri Bottas o an yarışı lider götürüp tempo belirleme görevine sahipti. Nitekim garip dursa verilere bakıldığında yanlış bir şey yapmadığı çıkıyor ortaya. Ama yanlış bir şey yaptığı verilerle saptanan bir kişi var.
George Russell, yarışını ikinci startında önündeki Daniil Kvyat’ı geçip ceza almamak için erken yüklendiği gazdan ayağını 1 saniye kadar çekiyor. Arkasından gelen Kevin Magnussen, Russell’ın yavaşladığını görünce frene yüklendiğinde Alfa Romeo’nun İtalya pilotu Antonio Giovinazzi, Magnussen’e çarpıp Williams’tan Latifi’nin üstüne çıkıyor ve son olarak da McLaren’den Carlos Sainz’ın kendisine çarpmasıyla bu kaos sona eriyor.
Bu kazayı milimlerle atlatan Romain Grosjean, Kimi Raikkonen ve Sebastian Vettel ise yarış esnasında ve yarışın ardından yaşanan şeyin kabul edilemez olduğunu dile getirdiler.
Bu kazayla beraber gelen kırmızı bayrak yarışın ikinci kez başlamasına neden oldu ve sonrasında son 15 tura kadar yarış sorunsuz devam etti. Yarış devam ederken kerblerin ve zeminin kötü olduğu pilotlara söyleniyordu. Özellikle Mercedes pit duvarı, ekstra uyarılarda bulunuyordu.
Racing Point’in Kanadalı pilotu Lance Stroll, yarışın bitmesine 15 tur kala kerbe çıkmasıyla beraber sol arka lastiğini patlatıp yüksek bir hızda bariyerlere çarpıp yarış dışı kaldı. Bariyerlerin delinmesi sebebiyle yarış ikinci kez durduruldu. Bu kaza olana kadar Williams’tan George Russell rahat bir şekilde puan tablosu içinde kalacak tempoyu tutturmuş ama asıl olay Renault cephesinden gelmişti.
Daniel Ricciardo, hiç zorlanmayacak bir şekilde 3. sırada yarışını devam ettirip podyuma yürüyordu. Ama Stroll’ün kazası bu ihtimalleri yok etti. Ricciardo, üçüncü startta Bottas’ı geçip ikinciliğe ulaşsa da sonunu getiremedi. Önce Bottas’a geçilen Avustralyalı pilot, ardından da Albon’a geçilip podyumun dışına taştı. Albon ise geçen hafta yaşadığı stresin ardından bu yarışta podyuma çıkarak derin bir “oh” dedi.
Okuyucu Yorumları
0 Yorum