NBA Plus/Minus-6: Sürpriz

Plus

Denver Nuggets

                Koç Mike Malone takım felsefesini belirlerken muhtemelen en iyi oyuncusu Nikola Jokic’in bel çevresinden ilham almış olabilir. Bunun sonucunda Denver Nuggets tam anlamıyla bir hacıyatmaza dönüştü ve onları devirmeye çalışan takımlar da bir anda kendilerini playoffun dışında buldu. İlk turda Utah Jazz ve şimdi de Los Angeles Clippers 3-1’den Nuggets’a tur vererek bu duyguyu yaşamış oldular. Jazz serisinden çıkmaları bir nebze kabul edilir olsa da yorgun başladıkları turda Clippers’a yaptıkları uzun süre akıllarda yer tutacak. 

                Jokic - Murray ikilisine değinmeden Nuggets kısmını kapatmak olmaz. Clippers komple bir takım gibi gözükse de post up savunması konusunda sıkıntı yaşadıkları bir gerçek ve bu da Jokic’in ihtiyaç duyduğu avantaja dönüştü. Kimi zaman pozisyonunu alıp pas alarak, kimi zaman da topu kendi getirerek savunmacısına sırtını yaslayan pivot, geri kalan kısımda rakip savunmanın tepkilerini gözlemlemeye başladı. Rakip savunma zayıf taraftan yardım getirdikçe topu elinden mükemmel bir zamanlamayla çıkararak hücumu yönetirken, yardım gelmediğinde de savunmacısını pota altına kadar iterek ya kendi bitirdi ya da içeriden takımını beslemeye devam etti. Jokic Clippers’ın savunma odağını kendi üstüne çekerken Jamal Murray de playofflar başladığından beri sürdürdüğü harika formuna bu eşleşmede de devam etti. Clippers’ın odağı onda değilken aldığı toplarla pota altını deldi veya yüksek şut yüzdesiyle Clippers’ı cezalandırdı. Nuggets hücumunun tıkandığı anlarda olmayacak şutları sokarak takımının düşmesine asla izin vermedi. Clippers bir kez daha konferans finaline uzanamazken, Nuggets playofflara damgasını vurmuş oldu.

Miami Heat

            Miami Heat rakiplerinin sinir uçlarına dokunmaya devam ediyor. Önce Indiana Pacers yokmuş gibi davrandılar, peşinden Milwaukee Bucks’ı rahatlıkla elediler ve şimdi Boston Celtics’i iki maçta raydan çıkarmayı başardılar. Yoncalar iki maçta da kontrolün kendi ellerinde olduğunu hissederken, Heat yaptığı muazzam savunmayla direksiyonun başında kimin olduğunu gösterdi.

           Heat hücumda Goran Dragic’ten fazlasıyla katkı alıyor. Sloven oyun kurucu ilerlemiş yaşına rağmen gösterdiği performansla ve verdiği doğru kararlarla vatandaşı Luka Doncic’e göz kırpıyor. Tyler Herro ve Duncan Robinson ikilisi kullandıkları isabetli şutlar kadar topsuz koşularıyla da Celtics savunmasına ciddi zararlar veriyor. Bam Adebayo da rakip uzunların ikili oyun savunmasında yaptığı hatalardan yararlanarak ekstra skor katkısı çıkarmayı başardı şimdilik.

İşin savunma kısmına odaklanırsak bireysellikten ziyade Heat’in takım savunmasına bakmamız gerekebilir. Her iki maçın başlangıcında da Celtics oyuncuları skor konusunda pek sıkıntı yaşamazken, maçın ilerleyen kısmında Heat’in katlanarak artan savunma performansı rakip Celtics’in boğulmasına sebep oluyor. 2-3 alan savunmasını tekrar tekrar kullanmaktan çekinmeyen koç Erik Spoelstra, bunun katkısını ciddi anlamda görüyor. Normalde alan savunmaları belirli bir hata payı kabul edilerek uygulanır fakat Heat uyguladığı zaman bu hatayı görmek mümkün değil. Jayson Tatum, Jaylen Brown ve Kemba Walker’ın kimi zaman çok aciz durumlara düştüğüne şahit olduk. Celtics’in kimi sekanslarda kötü şutlara kalmasından öte gerçek anlamda boğulduğunu gördük ve Brad Stevens buna bir cevap bulamadı.

Sonuç olarak ikinci maçtan sonra Heat’in yarattığı tahribat Celtics soyunma odasında patladı. Marcus Smart yüksek sesle arkadaşlarını kibar(!) bir dille eleştirirken, koç Brad Stevens olayı inkâr etmeyerek yaşanan hayal kırıklığı sebebiyle bunların olabileceğini ifade etti. Yazı boyunca adı geçmeyen ama kritik anlarda bambaşka bir oyuncuya dönüşme istikrarını koruyan Jimmy Butler, bu olayla birlikte epey keyiflenmiştir.

Blok

                Boston Celtics – Miami Heat eşleşmesini düşünmek bile basketbol severlerin yüzünü güldürürken, ilk maçın sonunda Bam Adebayo’nun vurduğu enfes blok bu ligi neden takip ettiğimizin beyanı gibiydi. Lebron James’in NBA finalleri sırasında Andre Igoudala’ya vurduğu kadar kritik bir yerde olmasa da estetik puan açısından onun kadar etkili bir bloktu.

 Bu efsanevi olayın kahramanının Bam Adebayo olması da bir o kadar güzel oldu. Oyun karakteri genel geçer istatistiklerle pek açıklanamayan Adebayo, bu blokla birlikte ligi uzaktan takip eden insanlara ulaşmış oldu. Yılın en iyi ikinci savunma beşine de seçilen oyuncu açısından bu blok sonuna kadar hak edilmiş bir zafer anı olarak hafızalarımızda yer alacak.

Minus

Los Angeles Clippers

                Şampiyonluğun belki de en önemli adayı olan Los Angeles Clippers kendilerinden beklenmeyecek derecede büyük bir hayal kırıklığı yaratarak playofflara veda etti. Kawhi Leonard ve Paul George gibi ligin en önemli isimlerinden ikisi, saymakla bitmeyen alet çantası kadar işlevli rol oyuncuları, asistan koçlarının bile diğer takımlar tarafından baş koçluk teklifleri aldığı teknik ekip, hiçbir harcamadan kaçınmayan takım sahibini aklınıza getirin. Böyle bir takımın batı yarı finalinde 3-1’den seri verecekleri kimin aklına gelebilirdi ki?

                Takımlar konferans yarı finaline geldiğinde konferans lideri Los Angeles Lakers, Houston Rockets gibi dişli gözüken bir rakiple karşılaşırken Clippers’ın payına bir önceki turda fazlasıyla yorulmuş Denver Nuggets düştü. Kulüp tarihinde hiç ulaşılamayan konferans finali yolu epey açık gözüküyordu hatta ters tarafta Rockets da Lakers’ı ve 35’lik Lebron James’i en azından yorabilirse final yolu bile oldukça kolaylaşmış olacaktı. Serinin başında Kawhi Leonard ve arkadaşları 23 sayı fark atarak rakiplerine büyük bir gözdağı verdi. İkinci maçta Denver Nuggets, rakiplerinin kötü şut gününden yararlanarak seriyi eşitledi. Bundan sonra Clippers kendinden beklenen gücü parkeye yansıtarak seriyi beşinci maçta kapatacak hale getirdi. Film de aslında bundan sonra koptu. Serinin beşinci ve altıncı maçında Clippers farkı açtıkça açtı ve üçüncü çeyrekle birlikte rakiplerinin geri dönerken sadece seyretmekle yetindiler. 

Altıncı maçtan sonra basın mensuplarına konuşan Paul George, serinin sürücü koltuğunda hala kendilerinin oturduğunu ve son maçta gerekeni yapacaklarını ifade etti. Son maçın ilk yarısında Denver Nuggets farkın açılmasına izin vermeyip üçüncü çeyrekte üstünlüğü eline aldı.

Serinin son ve en kritik çeyreğinde Kawhi Leonard ve Paul George 0/11 şut isabetiyle oynayarak takımlarını konferans finaline çıkaramadılar. Maçın sonunda söylenenlere göre Clippers’lı bazı oyuncuların son çeyrekte üç dakikadan fazla oynayamadıkları ve nefeslenmek istedikleri öğrenildi.

                Onlar için senenin sonu gelirken akıllara birkaç olay geliyor. Patrick Beverley’in sezon içinde Stephen Curry’ye ‘’Önümüzdeki beş sene bizim’’ diyerek sataşması, Damian Lillard’a maç içinde sataşarak kahkaha atmaları ve daha sonrasında sosyal medyadan bu olayı devam ettirmeleri, seri içinde Nikola Jokic’in hakemlere ağladığını ifade etmeleri veya Kawhi Leonard ve Paul George takıma katıldığında cepte görülen NBA şampiyonluğu. Sonraki sezonlar gerçekten de onların olabilir fakat bugün insanın “karma!” diye bağırası geliyor.

Doc Rivers

                ‘’Mükemmel hazırlık size müthiş bir özgürlük verir’’

                Denver Nuggets’la karşılaşacakları son maçtan önce Los Angeles Clippers koçu Doc Rivers basın mensuplarına böyle bir ifade kullandı. Söz o kadar güzel tınılıyor ki, söyleyen başarıya ulaşsa Google Görseller’de el yazısıyla sözün yazıldığı ve yanına Rivers’ın siyah beyaz fotoğrafının konulduğu bir görsel mutlaka bulabilirsiniz. Peki, sözün sahibi büyük koç Doc Rivers sezon boyunca neler yaptı?

                Öncelikle normal sezon boyunca takımın iplerini hiç sıkmadı. Böyle bir kadro varken bu oldukça anlaşılır bir tercih fakat kendi dokunuşuna dair bir belirti de olmadı. Sezon boyunca Kawhi veya Paul George geldi attı, onlar kenara geldi ve geçen sezonun da favori ikilisi olan Lou Williams ve Montrezl Harrell biraz attı. Herkes yarı sahayı geçip, uzundan perdeyi alıp attı veya penetre etti. Takımın yetenek tavanına güvenmek bir konu, bu yetenek paketini her türlü olasılığa karşı hazırlamak bambaşka bir konu.

                Araya pandemi girdi ve takım bundan oldukça etkilendi. Sıralama maçları sırasında geç katılanlar, tavuk kanadı peşinde koşanlar(!) veya sakatlananlar oldu. Bunlar elbette formsuzluğu veya düzendeki sıkıntıları açıklayabilir fakat bir koçun da tam bu noktada takıma etki etmesi beklenir. Sonuçta Boston Celtics koçu Brad Stevens keyfinden Semi Ojeleye’yi sahada tutmuyor veya Denver Nuggets koçu Mike Malone gıcıklığından Michael Porter Jr’a süre vermemezlik yapmıyor. Playoff içinde son sekize kalan her koç eşleşmelere göre takımlarının rotasyonlarını ve oyun ağırlıklarını ayarlarken, Doc Rivers amiyane tabirle” takılmaya” devam etti. Denver Nuggets serinin beşinci ve altıncı maçında geriden gelirken veya kendisinin hazırlandığını belirttiği son maçta seri giderken majör bir farklılık yaratamadı. İnsan en azından rakip seri yaparken aldığı molayla birlikte sahanın ortasına yürür veya tartışmalı bir hakem kararında iki teknik faul alıp takımını gazlamaya çalışır. Bunları göremediğimiz gibi elenmenin ardından tecrübeli koç faturayı yeni bir takım olmalarına ve Nuggets’ın kadrosunun daha uzun zamandır bir arada olmasına kesti. Cidden pes doğrusu, onun yerine epey insan bu söyleme utanmıştır.